Yarımız

.
Seçim bitti. Seçim haritası ülkenin sağlıklı gelişmediğini gösteriyor. Antalya dışında sahil şeridini AKP yine kaybetti. Karadeniz sahili, orta Anadolu ve doğunun bir kısmı ille de AKP diyor. Kürt halkının yoğun yaşadığı bölgelerde Urfa dışında sürp-riz yok. Ülke zihinsel olarak bölgelere bölünmüş. Bir arada barış içinde yaşama kültürü yerini bölgesel olarak “Ya sev ya terk et”e bırakıyor. İnsanlar düşüncelerine göre “Şurada yaşanır, burada yaşanmaz” türünden yer seçme çalışmalarına başladılar.Her ne kadar bu seçim sadece belediye başkanlığı seçimi olsa da ortalama öğrenim düzeyi ilkokul üçüncü sınıf olan güzel halkımın oy mühürleme odasına girerken kulaklarında ve beyninde yansılanan “Ampule bas”, “Elmaya bas” gürültüleri seçimin sonucunu belirledi. AKP’nin aldığı oyların neredeyse tamamı Başbakana verildi. Onca kasete, filme, ayakkabı, çikolata kutusuna rağmen halk hak ettiği yönetimi seçti. Ve “kutucuların” bir kısmı seçim sonrası balkonda yerlerini aldı. Bundan sonra kutu işlerine devam etmeleri biraz zor gibi ama başka akıl düşündükleri belli. Yoksa millete öyle el sallamazlardı.Şimdi sokaklarda telef olanlar, trafikte çile dolduranlar, elektrikten, doğal gaza kadar yaşamımızı önemli ölçüde etkileyen mallara yağmur gibi yağacak zamlardan pe-rişan olan her on kişiden dokuz kişi yine “Vallahi ben oy vermedim” diyecek.30 Mart’tan sonra bazı belediye başkanlarından başka ne değişecek? Seçim sonuçları ayakkabı kutularını yok edecek mi? İnternet ile iletişim yasakları kalkacak, ülkemiz özgürlüğe biraz yaklaşacak mı? Her ne olursa olsun yasalara ve insanına saygılı bir devlet yönetimini getirecek mi? Yargı bağımsız, üniversiteler özgür olacak mı? Emeğiyle geçinen insanlar bu seçimden sonra artık çocuklarına daha iyi bir gelecek, eğitim olanağı, sorunsuz ve bedava sağlık hizmeti sağlayabilecek mi?Bölünme toplumu patlama noktasına getirir mi? Bu seçim sonuçları herkesin içine sindi mi? 250 kişinin oy kullandığı bir sandığın on kere sayılması ve her sayımdan farklı sonucun çıkması kafamızda soru işareti uyandırmıyor mu?Soru işareti uyandırmayan tek şey, ne yazık ki halkımızın önemli kısmının, İstanbul ormanlarının talan edilmesine, su havzalarının ve doğanın üç, beş kişinin çıkarı için yok edilmesine, parkların, yeşil alanların imara açılmasına, çocuklarının geleceğinin çalınmasına onay vermiş olmalarıdır. Ama ne yapalım ki işte yarımızdan az da olsa bu bizim halkımız.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri