Siyasette birikim ve vizyon
Çağımızın en belirleyici özelliği ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerin baş döndürücü bir hızla değişmesidir. Kuşaklar boyu süren toplumsal değişimler, günümüzde bir kuşak içinde dahi ani değişimler göstermektedir.
Feodal toplum yapısından ticaret ve finans yapısına, ardından sanayi ve endüstri toplumuna geçen dünya, artık sanayi uygarlığının da sonuna geldi. Bilgi ve bilişim çağını da çok hızlı geçip, akıllı teknoloji sistemlerin hâkim olduğu yeni bir zamana girdik.
Bütün bu dinamikleri sağlayan temel ilke, çağdaş bir eğitim sistemi ve onu ürünü olan kaliteli insan kaynağıdır. Kaliteli ve donanımlı insan kaynağına sahip ülkeler, bu baş döndürücü değişimleri başarıp, şu anda dünyanın en zengin ve kalkınan ülkeleri oldular. Hiç şüphe yok ki her alanda yetişmiş insan kaynağınız varsa bunu devlet yönetiminde de kullanırsınız.
İşte bu kaliteli insan kaynağını günümüzde demokratik seçimler ile devlet yönetimine taşımak, geleceği iyi okuyan vizyon sahibi siyasetçilerin işidir.
Vizyon sözcüğü görmek anlamını taşısa da daha çok normal görme organlarımızın dışındaki yeteneklerimizle görmeyi ve algılamayı ifade eder. Bunun şöyle de anlamlandırabiliriz, vizyon sahibi olmak aslında iyi bir eğitim ve bilgi donanımı gerektirir.
Yazımızın başlığına dönersek, siyasetinde bu vizyon ve bilgi donanımına ihtiyacı var. Vizyon ve bilgi donanımı da daha önce de belirttiğim gibi aslında eğitim kaynaklı zincirin ilk halkasıyla başlıyor.
Türkiye'nin son yıllardaki her türlü çözülemeyen problemlerin temel nedeni, geleceğimize yön veren sığ siyasetin birikim ve geniş görüşlülük eksikliğidir. Partiler içindeki siyasetçi rezervi, bilgi ve eğitim odaklı olma yerine, ‘’adamı ve parası olanın’’ kariyer yaptığı bir sistemden beslenir.
Klasik bilgi eşiğinin açıldığı, yapay zekâ teknolojisinin bile normal insan davranışını taklit ettiği bu bilgi çağında, devlet gibi büyük ve ciddi organizasyonları yönetmek için siyaset alanında da iyi eğitimli ve bilgili insan kaynağına ihtiyaç vardır.
Türkiye’de bundan sonra siyaset yapma parametreleri hızla değişmelidir. Bilgi ve donanım olmadan günümüzde devlet yönetmek mümkün değildir. Ülke meclisleri oraya gidip el kaldırma indirme ve lüks koltuklarda oturma olmamalıdır.
Siyaset geleceğe yön verme sanatıdır. Nüfuzun ve ekonomik gücün yerine bilginin hâkim olacağı yeni bir siyaset anlayışının hâkim olması Türkiye'nin geleceği için hayati bir önem taşımaktadır. www.yenicizgihaber.com