Şehirlerde trafik tıkanıyor

.
Avrupa'da bir çok ülke trafik sorununa alternatif çözümler üretip yıllar önce uygulamaya koyarken, Türkiye neden halen bu soruna seyirci kalıyor, anlamak mümkün değil...Düşün; Türkiye'de AKP hükümeti kadar 12 yıl uzun süreli iktidarda kalan bir başka parti olmamasına rağmen ülke sorunlarına kalıcı çözüm üretmede yetersiz kalındı. Yani devletin hem yerelde hem de genelde iktidar gücünü elinde bulunduran AKP, ne artan işsizliği azalttı,  ne aç insan sayısı azaldı, nede trafik deki kilitlenmeleri nede sendikasız işçi sayısında bir azalma olmadı. Demokrasi ve insan hakları alanlarındaki anti demokratik uygulamalar ise adeta tavan yaptı. Yani ülkenin, ülke insanlarının rahatı için, huzuru için, sağlıklı yaşaması için önemsenecek pek fazla birşey yapıldığını hatırlamıyorum.Yeni Çizgi Gazetesi olarak bölgenin 5 şehrine dağıtım yapıyoruz, dolayısıyla her hafta bu şehirleri dolaşıyoruz ve oralardaki sorunları gözlemliyoruz, şehirlerin sorunları birbirleriyle yaklaşık hep aynı. Örneğin trafik ve park sorunu Gaziantep,Adıyaman, Kahramanmaraş, Kilis ve Şanlıurfa'da hep aynı, şehir merkezindeki yollar oto park olmuş,  trafik akışı zar zor ilerliyor. İnsanlar zamanlarının büyük kısmını yolda ve park aramakla geçirirken, 3-5 dakikalığına bir esnafa acil olarak girip çıkmak istese bile aracını park edecek bir yeri yoktur. Sabah akşam gerek sanayi için, gerekse diğer resmi kurumlarda çalışanlar için işe gidiş-geliş saatleri, okulların açılış ve kapanış saatlerinde, hele bayramlarda yollardaki tıkanıklıklar vallahi hiç çekilmiyor.O zaman yerelde ve genelde tüm gücü elinde bulunduran iktidar partisi bu soruna neden kalıcı bir çözüm üretme konusunda adım atmıyor, yerel yönetimler bu anlamda alternatif projeleri niçin uygulamaya koymuyor diye sormak lazım. Trafik şehirlerde her geçen gün kangrenleşirken, iktidar partisi daha kaç yıl bunları seyretmekle günü kurtarmaya çalışabilir.Avrupa da bazı şehirleri gezip gördüm, oralardaki yerel yönetimler trafik sorununa kalıcı çözümler bulmuş. Örneğin Almanya'nın Mannhem ve Dresden, Frankfurt, Darmstad, Dohna gibi şehirlerinde, şehir merkezinde trafiğe çıkan araç sayısı oldukça az. İnsanlar ulaşım ihtiyaçlarını tramvaylar ve otobüsler ile karşılıyor. Akşam 20.00'den sonra tramvay sayısı azalıyor, fakat 24 saat toplu taşıma araçları şehrin her yerinde çalışıyor. Bu nedenle insanlar kendi araçları ile yada özel taksi ile bir yere gitme ihtiyacını çok fazla hissetmiyor. Bu durum hem kent ve insan ekonomisi açısından, hem de kent ve insan sağlığı açısından son derece güzel ve rahat bir uygulama değil mi?Bölgemizdeki şehirlerde mahalleler zaten hep bitişik, buralarda tramvayların geçtiğini bir düşünün, trafik ne kadar rahatlar düşünebiliyor musunuz. Hele şu hayat pahalılığı döneminde kim kendi özel aracı ile işe gelip gidebilir ki. Yerel yönetimler artık bu yönde alternatif çözümler üretmeli uygun olan yere tramvay ve metro  sistemiyle ilgili projeler geliştirip uygulamaya biran önce koymalıdırlar. Ancak uzun vadeli olarak yeni yerleşim yerlerinde mutlaka daha geniş yollar ve metro sistemi hayata geçirilmelidir. AKP hükümetinin elinde bunları yapacak önemli fırsatlar var hem de 12 yıl bu fırsat adeta görmezden gelinildi kullanılmadı. Bölgedeki siyasiler bu duruma duyarlı olmak zorundadır çünkü onlarda bu şehirlerde yaşıyor yarın çok geç olacaktır.Hani diyorlar ya tek başına güçlü iktidar gelsin bir değil 2-3 dönem iktidar fırsatı verilsin o zaman hizmetler daha seri şekilde gelir sorunlar çözüm bulur, peki o zaman 12 yıldır iktidarda olanlar bunun hesabını nasıl verebilecek.Böyle içi boş söylemler ile belki kimi saf insanları ikna olabilir ama onlarda birgün uyanacaklardır.. Önümüzdeki Haziran ayında yapılacak barajlı, antidemokratik seçim sistemine rağmen, seçmenin hesap sorma günü olduğunu düşünüyorum. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri