Bilindiği üzere 30 Haziran ve 1 Temmuz tarihlerinde üniversiteye geçiş sınavı yapılacak. YKS ve TYT sınavları, gençlerimiz gelecek planlarının ilk atılımını bu sınav belirleyecek. Geçtiğimiz yazımda yineledim tekrar yinelemek istiyorum. OHAL sürecinde apar topar milletimiz bir seçime sürüklendi. Bu seçim genç neslin hayatlarından daha çok hayati önem taşıyor olacak ki önce sınav sistemi değiştirildi ardından tarihiyle oynandı. Gençlere psikolojik karmaşa yaşatıldı. Sınav sürecine yaklaşıldıkça seçim arabaları sloganlar giderek arttı. Şunu da söylemeden edemeyeceğim bu milletin kararını seçim arabaları, şarkılar küfteler, birbirlerine kafiyeli laflar çarparak oy oranını yükseltmeyi hedefleyen partiler var ne yazık ki.Aklımda şüphe uyandıran ve beni korkutan durum sınav tarihinin ileriye alınması ve sonuç açıklama tarihinin niçin seçim sonrasına bırakıldığı. Başta kendim olmak ve tüm sınava girecek gençlerin adına endişe duyuyorum.Eğitimin Türkiye’de uygulanan sistemine bakacak olursak. Henüz oturtulmuş bir sistem yok. Bu işin doğrusu parlementer sistem, eğitimcilerin de bir araya gelerek öncelikle dünya üzerindeki eğitim sistemlerini gözden geçirip ortak bir payda da buluşması gerekiyor. Üniversitelerde öğrenciler özgürce fikirlerini söyleyemiyor. Genç neslin fikirlerini göz ardı etmeyip önlerini açarak söz sahibi olmalarını sağlanması gerekiyor. Fikir ayrılıklarını demokratik bir biçimde her bireyin özgürce paylaştığı, gerçek eğitimin, hakiki bilim insanlarıyla genç nesle aktarımın sağlanması gerekmekte sağlam bir Türkiye için.Tüm vatandaşımızdan ricam 30 Haziran-01 Temmuz tarihlerinde özel araçlar değil de toplu taşıma araçlarının kullanılması trafiğin yoğunluğa sebebiyet verilmemesi adına, korna yüksek sesli müzik gürültü çıkaracak materyallerden kaçınılması gerekmektedir.Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi; “Gerçek kurtuluş ancak cehaletin ortadan kaldırılmasıyla olur. Cehalet kaldırılmadıkça toplum yerinde kalıyor demektir, yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir”.Cehaletin olduğu bir toplum demek görüş açısı dar, yeniliklere açık olmayan, gelişimden uzak ve geleceğini şimdiden karartmış toplum demektir. Ne güzel söylemiş atamız ön görüsü yüksek bir liderdi Mustafa Kemal Atatürk, bu toplumu ilelebet yükseltecek geçmişte ki mirasını koruyup kollayacak aydınlık görüşleriyle topraklarını kalkındıracak kişiler eğitimli tahsilli gençlerimizdir.
Seçimin Rüzgârında Savrulan Eğitim
.