ÖZGÜR BİLİM

 Çok değil, 30 yıl öncesine kadar üniversite sayımız otuzu ancak bulurdu.Bu gün 81 ilin tamamında üniversite var.Otuz yıl önce gündemde olmayan özel üniversite sayısı, neredeyse devlet üniversite sayısını yakalamış durumda.Kısaca otuz yılda üniversite sayısı tahmin bile edilemeyecek oranda arttı, iki yüze yaklaştı.Aynı biçimde yükseköğrenim görmüş insan sayısı oranı da artıyor.Artık orta öğrenim sonrası üniversite diploması sahibi olmak zorunluluk gibi.Daha ilerisi, günümüzde bir çok dal ve meslekte yüksek lisans ve doktora yapmadan iş sahibi olmak oldukça zor.Üniversitelerin eğitim merkezleri olarak, diplomalı meslek sahibi yetiştirmenin dışında asıl işlevleri bilim, araştırma – geliştirme, teknoloji merkezleri olmalarıdır.Ürettikleri, insanlığın ve ülkelerinin gelişmişliği, refahı için oldukça önemlidir.Sanayi ile yaptıkları işbirliği, ileri teknoloji için, bir ülkenin kalkınması anlamında ciddi bir kaynaktır.İhracatımız içindeki ileri teknoloji oranı yüzde iki ya da üçler düzeyinde. Dış satımınızda Ar-Ge sonucu ortaya çıkardığınız ürünler ülkeye ekonomik değer katıyor ve kalkınmasına, refahına güç veriyor.Bunun da yolu, yoğun biçimde bilime, teknolojiye ışık olabilen üniversitelerden geçiyor.Teknolojik  gelişme dışında, akademisyenlerin ortaya koyduğu sosyolojik değerlendirmeler, hukuktan insana, sağlığa kadar yapılan araştırmalar, görüşler toplumun kendisini daha doğru anlamasını sağlar.Dünyaya dönüp baktığımızda kendini kanıtlamış en iyi üniversitelerin, ekonomisi ve demokrasisi üst düzey ülkelerden çıktığını görürüz.Bize bakalım. Üniversitelerimiz dünyada ne durumda?Bilimsel kriterler açısından en iyi, en gözde üniversiteler sıralamasında ilk beş yüzde, ancak beş üniversitemiz var. Onların da sırası iki yüzlerden sonra.Üniversitelerin gelişmişliği; bilimi, aklı ne kadar çok kullandığı ve geliştirdiği ile ölçülüyor.Bilimin ve aklın gelişimi içinse özgür düşünce ortamları yaratmak lazım.Bu gün KHK ile üniversiteler rektör seçimi yapamayacaklar. YÖK ‘ün bildirdiği isimleri Cumhurbaşkanı atayacak.Öğretim üyeleri gibi toplumun en üst eğitim donanımına sahip kesimin kendi rektörünü seçemediği bir ortamdan, özgür düşünceyi bulmak, buradan bilimin ve aklın gelişmesini beklemek olası değil.