Ülkelerin kalkınmışlık düzeyi adaletleri, hukukları, eğitimleri, sağlıktaki düzeyleri, işçisinin, memurunun aldığı ücreti, kadınının iş yaşamındaki etkinliği, okumuşluğu, kişi başına düşen ulusal geliri, sınıflar arası uçurumunun azlığı, iş kazalarının oranı, suyunun ve havasının kalitesiyle de ölçülür.Antep'i yönetenler Antep'in "Marka Kent " olduğunu iddia ediyorlar. Kentin tümüne nesnel, yansız bakan biri bunun yalan olduğunu ispatlamak için iddiada bulunanları kenar semtlere akşam saatlerinde götürürlerse Antep'in "Marka Kent" değil de Zehirlenen Kent" unvanına layık olduğunu bu zatlara rahatlıkla kanıtlayabilirler.Bu akşam, hasta ziyareti için iki arkadaşımla Antep'in Vatan Mahallesi'ne girdiğimizde göz gözü görmediğini, nefes almakta insanların zorlandığını bizzat yaşadık. İki buçuk saat kaldıktan sonra gözlerimiz yaşardı, kesik kesik öksürmeler, iğrenç bir koku üzerimize sindi.AKP, kalitesiz, halkı zehirleyen, kanser eden kömürleri yoksul halka üstelik torpille veriyormuş. Bu kömürleri alman için yandaş olman gerekiyormuş.Enerji Bakanı, 60 milyon ton kömür üretimini 200 milyon tona çıkaracakmış. ABD ve Avusturalya'da kişi başına 11 ton; bizde ise 1,5 ton düştüğü için üzgünmüş. Başka ülkeler enerji üretiminde kömürden vazgeçtikleri halde biz neden kömürde diretiyoruz? 200 tona çıkardığınızda sayısız Somalar olacağı kesin. Almanya’daki ABD’deki, Avusturalya’daki koşulları mı sağlayacaksınız? Doğayı mahvedecek, yoksul bıraktığınız halkı acımasız patronların, özel sektörün insafına terk edeceksiniz.Kenar mahaller bakımsız, kirli, parksız, ağaçsız, imar plansız, yoksul. Gençleri uyuşturucuyla halkı ise dağıttığınız, orada sattığınız kömürle zehirleniyor. Antep'e "Marka Kent “demeniz için bu iğrençliklerin, vicdansızlıkların hiçbir semtte, mahallede, sokakta olmaması gerekir.
Marka şehirmiş!
.