Kodlarınız sizi askına çeker !

.

Yılan balıklılarını bilirsiniz. Dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, mutlaka bütün riskleri göze alarak Atlas okyanusuna gider ve oraya yumurtalarını bırakır, tekrar geldikleri yere dönerler!

Bu karşı konulmaz bir iç güdüdür, milyonlarca yıldır böyledir. Bunu başka örneklerle çoğaltmak mümkün ama işin bir de insana dair olanı var ve bunun en büyük örneği Türkiye siyasetindeki kirli insan manzaralarıdır!

Sorgulamayan ve doğar, doğmaz algı yönetimine alınan insan tipi en tehlikeli tiptir!

Ne yaparsan yap, ilk öğrendiğine döner ve gözü hep ilk geldiği o yerdedir!

Sağ olsun Kemal bey, ne kadar kırık, dökük parça varsa hepsini bir araya getirip topyekun parlamentoya attı, onların hepsi zaten Ya bir yerden çıkmaydı, ya da oradan atılmıştı!

İşte bunların gözü sürekli geldikleri o yerdedir!

Ne kadar hakaret, küfür yeseler de hiç kar etmiyor; çünkü genetik kodları orayı işaret ediyor!

Son günlerde bu taşıma suyla dönmeye çalışan Meral Akşener, değirmen taşının gıcırtısını sürekli yüksek sesle bastırsa da, yok; vaziyet işin aslına doğru hızla kayıyor, kendisi dahil!

Yerel seçimler yaklaşıyor. Bir yere kapağı atsa da, atmasa da bu seçimler onun siyasi hayatının sonu olacak gibi..!

Çantasında bu ülkenin sorunlarını çözmek yerine, kılıç, bıçak, top, tüfek taşımak en fazla ortaya marjinal bir akıl çıkarır, gerisi asla..!

Türkiye’de o marjinal aklın en büyük temsilcisi MHP’ dir ve MHP parlamentodaki azınlık, devletin işleyiş ve anlayışında büyük bir çoğunluktur!

Bundandır ki MHP her zaman iktidardır ve sorumluluk almayan bir iktidar!

Türkiye’nin bütün sorunları mutlaka MHP kapısında yüzgeri olur, üstüne binlerce küfür ve hakaret eklenerek..!

Türkiye de MHP’nin bu katı marjinal anlayışını malesef aşacak bir güçte yoktur!

Çünkü tekçi devlet anlayışının bütün kodları diğerlerinde de yatar ama MHP de iyice grileşip, sert bir anlayışa döner ve MHP bu konuda suya direnen kaya gibidir!

Ne yaparsanız yapın, değiştiremezsiniz. Çünkü böyle bir değişiklik ve yumuşama kendilerinin sonu olur, beslendikleri kaynak marjinal söylem ve çağa uygun olmayan bir dildir!

Bu dilin içinde işsizlik, pahalılık, emek sömürüsü ve açlık sınırındaki bir halka dair hiç bir şey yoktur, siyasi yaşamları boyunca hiç bir zaman olmamıştır!

Evet!

Giderek dünyadan kopan bir ülke manzarasını acı ile seyrederken, mevcut ülke siyaset ve siyasetçileri daha çok acı veriyor!

Ülkeyi ileriye taşıyacak hiç bir akıl çizgisi yok!

Ağır ekonomik koşulların dayattığı yoksulluk hızla büyüyor!

Bu yoksulluğu tetikleyecek çok tehlikeli veriler var ve bunun başında etrafımızda bir ateş çemberi var, üstelik oraya atlamak için can attığımız hesapsız, kitapsız bir arzu..!

Bağırıp, çağırıp babalandığımız bütün komşu ülke liderlerine şimdi koşar adım gidiyoruz!

Kimine el pençe divan durarak, kiminden para isteyerek, kimi de araya koyulan aracılara rağmen, “ yok kanka olmaz “ diyerek..!

Vaziyet bu!

Dedik ya; “ aslına dönmek..!”

Osmanlı mirasından geldik ve sadece üç kıtada toprak kaybettik; oysa Osmanlıcılık ve düşüncesinden hiç bir şey kaybetmedik..! www.yeniçizgihaber.com 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri