.
Hiç de kötü bir terzi olmayan bir arkadaşım söylemişti bu sözü bana. “Terzi kötüdür, kötüyü örten ütüdür.” Sanırım kendisinin kötü olmadığına inandıran, özgüveni söyletiyordu bu sözü ona.Dünyanın bütün terzileri kötü olsa da, Gaziantep’in terzileri kötü olamaz. Çünkü onlar, pirleri Galip Mükerrem Ataç’ın çıraklarıdır.Ataç usta dikiş, ütülme vb. ustalıklarının yanı sıra, insana insan olma özelliğini veren sosyalizmi de öğretmiştir tezgâhından geçen Gaziantepli terzilere.Galip Mükerrem Ataç, Gaziantep’teki terzilerin piriyse, onun da bir piri vardır: İdris Peygamber…İdris Peygamber terzilerin piridir. Onu Şair Özdemir İnce’nin “Yakarı” şiirini okuduktan sonra sevdim. Şiiri okuyunca siz de seveceksiniz. Hem terzilerin pirini, hem şiiri, hem şair İnce’yi.
“YAKARI//İdris peygamber, terzilerin pîri/izin ver güzel bir şiir yazayım ben de/yaşım kırkı geçti yaşlanıyorum artık/izin ver güzel bir şiir yazayım ben de,"ozan" desinler bir kez ölmeden önce.İdris peygamber, terzilerin pîri/el ver artık kendi dükkânımı açayım/bir kaftan keseyim kendime ben de/astarı sözcüklerden dikişi ibrişimden…Ben de güzel bir şiir yazayım artık/Okudukça kıskanıyorum öteki kalfaları/biliyorlar geceler kaç saat sürer-günler kaç fersah. El vermiş ustaları.Ben de güzel bir şiir yazayım artık/cebine kuş üzümü, sarı leblebi doldurayım/parklara götürüp simitler alayım ona/Kıvırcık saçlarını rüzgârla tarayayım. Ben de güzel bir şiir yazayım artık/son günlerimde yalnız kalmayayım.İdris Peygamber, terzilerin pîri/ey bütün pîrleri bütün mesleklerin/izin verin bir tek dize yazayım, tek bir dize/Bir kez "oldu" desinler ölmeden önce. ÖZDEMİR İNCE”***
Şimdi gel de içlenme Gaziantepli olup da terzi olamadığına. Gel de içlenme Gaziantepli terzilerin Piri Galip Ataç’tan el alamadığına.
Eh, değil mi ki bu treni kaçırdık, bari onun yazdığı kitabı okuyarak ilminden nasibimizi alalım biz de. “Kırklı ve Altmışlı Yıllarda Antepli Sosyalistler” kitabın adı. Sosyal Tarih Yayınları arasında çıkmış. Ederi 11,5 lira. İdefiks’ten isteyin, bedelini iki gün sonra evinize getiren kargo elemanına ödersiniz.
Kitapla ilgili şöyle bir açılmama var arka kapakta:
"Kırklı ve Altmışlı Yıllarda Antepli Sosyalistler" kitabı bir derlemedir.Kitabın I. Bölümü; Galip Mükerrem Ataç'ın 1980 yılında tamamladığı "Geçmişi Anımsamak" bölümünden oluşuyor. Bu bölümde Galip M. Ataç; Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi (16 Haziran - 16 Aralık 1946) Gaziantep Şubesi'nin kuruluşu ve yargılanma sürecini ele alıyor.Belgelere ulaşmak için 1968 yılında İstanbul'dan Sivas'a gitmek üzere yaptığı tren yolculuğu da detayları ile anlatılıyor.
11 Ekim 1946 yılında Galip M. Ataç ve arkadaşları tarafından kaleme alınan, mahkeme süresince aleyhte delil olarak karşılarına çıkarılan Gaziantep TSEKP Şubesi'nin yayınlayarak dağıttığı bildiri de bu bölümde yer alıyor.
Kitabın II. Bölümü; Antep'te isim yapmış namlı bir kabadayı iken, çevresindeki sosyalistleri tanıyarak Türkiye İşçi Partisi'nin kuruluşu ve Antep'te gelişimine, öldürüldüğü 1969 yılına kadar büyük hizmetler veren Kürt Reşit'i (Reşit Güçkıran), Galip M. Ataç ve arkadaşlarının kaleminden tanıyoruz. Ayrıca oğlu tarafından hazırlanmış bir internet sitesinden "Babam Reşit Güçkıran" otobiyografisi de bu bölümde yer almaktadır.
III. Bölümde; 1967 yılında Galip M. Ataç tarafından kaleme alınmış "Gerçek Vatansever Kim" broşürü yer almaktadır. Bu broşürde 1952 yılında Kore'ye asker gönderilmesini protesto etmek için "Pembe Nokta" rumuzuyla basılmış bir bildiri nedeniyle gözaltına alınan altı Antepli yurtseverin tutuklanması ve mahkeme öyküsü anlatılmaktadır.
IV. Bölümde; Antep'li zengin bir toprak ağasının oğlu olmasına rağmen gerek kırklı yıllar ve gerekse altmışlı yıllarda Gaziantep sosyalist hareketinde önemli çalışmalar yapmış Hasan Bayaz hakkında, 2007 Temmuz-Ağustos ayında Gaziantep Tarih Kültür Dergisinde çıkan otobiyografi bulunmaktadır.
***
Kolay iş değildi 40’lı, 60’lı yıllarda sosyalist olmak.