Sağlık Bakanlığı verilerine göre tüm ülkede korona virüs vakaları azalır iken Gaziantep dahil bazı illerde artış olduğu görülüyor. 3 Nisanda 50 olan toplam vaka sayısı 14 Mayıs itibarıyla 750’ye çıkmış durumda.
Gaziantep’le birlikte özellikle 9 ilde vaka sayılarında artış var(1). 11 Mayıs’ta AVM’lerin, berber ve kuaförlerin açılmasıyla bu sayılarda artış beklentisi de oluştu. Yapılan açıklamalarda artış nedeni, iftarlarda bir araya gelinmesi, market alışverişlerinde fiziksel mesafenin korunmaması olarak belirtildi. Oysa bir noktanın üzerine hiç değinilmiyor. Organize Sanayide, fabrikalarda yüzbinlerce işçi çalışıyor. İlk iki hafta çoğunlukla ücretsiz izinler verilerek bu işyerleri çalışmadı ya da kısmi olarak çalıştı. Gıda, ambalaj ve maske kumaşı üreten fabrikalar ise tam kapasite çalışmaya devam etti. İki haftadan sonra fabrikalar yarı kapasite ile çalışmaya devam ettiler. yenicizgihaber.com
Fabrikalar, kapalı alanlar buralarda yüzlerce işçi birlikte aynı havayı soluyor. Havalandırmalar ve fiziksel mesafe önlemleri virüsün yayılmasına pek engel olamıyor. Ayrıca fabrikalara geliş gidişte, servislerde virüsün bulaşması söz konusu oluyor. Kısaca Gaziantep’teki artışın nedeni olarak özellikle fabrikalardaki üretim faaliyetinin devam etmesi olarak gösteriliyor.
Hastanelerimize Covid şüphesiyle başvuran hastalarımıza da ilk sorduğumuz sorular “Ailenizde fabrikada çalışan var mı? Hangi fabrikada çalışıyor? Çalıştığı fabrikada koronavrüs hastası olmuş mu?” oluyor. Bildiğim kadarıyla Ankara ve Gebze’de organize sanayi bölgelerinden işçiler taramadan geçirilerek koronavirüs enfeksiyonu geçirip geçirmedikleri araştırılıyor. Gaziantep’te de en az beşbin işçi üzerinde bu şekilde bir inceleme yapılarak koronavirüs enfeksiyonunun yaygınlığı ivedilikle araştırılmalıdır. Böyle bir araştırma tüm şehir açısından da önemlidir. Koronavirüsün yayılma yollarını ortaya koymak, mücadelenin en önemli araçlarından birisidir. Sağlık Bakanlığının filyasyon araştırması diye açıkladığı uygulamada budur. İlimizde işçi sınıfı esas olarak örgütsüzdür. Seslerini pek duyamayız. Ama şehrimizde her aileden ortalama en az bir kişi işçidir. İşçiler koronavirüs enfeksiyonu ile geçim derdi arasına sıkışıp kalmışlardır.
Ülkemizde vaka sayılarının il, il açıklanmaması da sorunlara neden olmaktadır. Ayrıca koronavirüs vakalarının ve ölümlerini yaş, cinsiyet, meslek, geçirdikleri kronik hastalıklar gibi verilerinin açıklanması, biz doktorların koronavirüs hastalarıan yaklaşımı konusunda kolaylıklar sağlayacaktır. Kendi ülkemizin verileriyle, hastalığın ülkemizdeki durumunu daha kolay anlayabilir, hastalarımıza daha kolay yaklaşımlarda bulunabiliriz. Ayrıca diğer ülkeler ile yaptığımız kıyaslamalar ile daha gerçekçi sonuçlara ulaşabiliriz.
Bir ilde sağlık sorunlarının tartışıldığı yer, yasayla kurulan il hıfzıssıhha kurullarıdır. Hıfzısıhha , sağlığın korunması demektir. Bu kurullarda ilde sağlıkla ilgili kurullar temsil edilir. Tabip Odaları da bu kurulun doğal üyesidir. Koronavirüs salgının sırasında oluşturulan il pandemi kuruları ile bir danışma kurulu niteliğindedir. Bu kurulda da tabip odasının temsil edilmesi gereklidir. Tabip odaları yasayla kurulan kamu gücünü temsil eden meslek örgütleridir. Bu kurulda doktorların temsiliyeti, en doğal olan durumdur.
Geçen haftalarda ayrıca Şanlıurfa, Adana ve Kahramanmaraş’ta sokağa çıkma yasağı kaldırılınca, bölgemizde sokağa çıkma yasağı olan tek il olarak kaldık. Yine yapılan açıklamalarda Gaziantep sokağa çıkma yasaklarında en çok para cezası kesilen il olarak belirtiliyor. Tüm bunlar ilimizde özel önlemler almanın gerekliliğini ortaya koyuyor. Açık olarak koronavirüs enfeksiyonu bulaşma yollarını ortaya koymak, ilk önce yapacağımız görev olmalıdır. Bu konuda biz doktorlar ve sağlık çalışanları olarak her an göreve hazırız.
ercankosmanoglu@hotmail.com