'Evet' çıkmazsa iç savaş çıkar...

.

 ‘Hayır cephesi’ yaygınlık kazanıp, gelişip güçlendikçe AKP iktidarı zıvanadan çıkıyor. Türkiye’nin farklı bir çok eğilim ve yönelimdeki milyonlarca yurttaşının bu gidişatın vahametini görüp, kırmızı kart göstermeye hazırlanıyor olması onları korkutuyor.Saltanat kayığının su almaya başladığını görüyorlar ve telaş içinde yeni strateji hesapları yapıyorlar.“Ya hayır çıkarsa” sorusu üzerlerine kabus gibi çökmüş bulunuyor.Anket sonuçlarını açıklamaktan da korkar oldular.Her vesileyle anketler yaptıran, algı yaratan, övünerek anket sonuçları açıklayan AKP referandum için farklı bir yol izliyor.Yüzde 55 dolayında ‘hayır’ çıkan sonuçlarla birlikte derin bir çıkmaz içine girmiş olduğu gözden kaçmıyor.Tehditle, şantajla, rüşvetle kazanmanın yolunu bulmaya çalışsalar da, görünen o ki, “hayır” diyenlerin tutumu dalga dalga yayılıyor.AKP’nin bu tehlikeli gidişatına dur demek gerektiğinin farkına varmış olan yurttaşların birleşik gücü artık kamuoyu araştırmalarına da yansımıştırMevcut durumu bilen ve bunun iyileştirilmesi, demokratikleşmesi gerektiğini düşünen milyonların içinde AKP’ye oy veren önemli bir kesimin varlığı da dikkat çekiyor.Gidişatın tehlikeli bir boyut kazandığını AKP’ye oy vermiş olan yurttaşlar da görmektedir...Türkiye’nin kaderinin tek kişiye teslim edilemeyeceği giderek ortak bir kanaat haline geliyor. Dün AKP’ye oy verenler bu eğilim ve yönelime doğru yol alıyor.Bundandır ki, topluma korku yayıyorlar.Biz gidersek memleket batar yalanına sarılıyorlar.Biz olmazsak Müslümanlık, Türklük elden gider diyerek yanına aldıkları altı boşalmış MHP kurmaylarıyla yol almaya çalışıyorlar.“Hayır” diyenlere toplantı yeri verdirtmiyorlar. Toplantıların yerlerini iptal ettiriyorlar, elektrikleri kesiyorlar.Rezalet üstüne rezalet... Tüm bunların üstüne bir de iç savaş tehdidi eklenmiş oldu.AKP Manisa İl Başkan Yardımcısı Ozan Erdem 15 Şubat’ta yaptığı konuşmada öyle diyor. ‘Referandumda evet çıkmazsa iç savaş çıkar...”Adam kendinden emin, kuruyan dilini, damağını ıslatmak için başına diktiği bardağı yerine bırakıp haykırıyor; yüzde 50’yi geçmezsek iç savaşa hazır olun...En tepedekilerin dolandırarak söylediğini o açıkça dile getirmiş. Hep böyle yapıyorlar.Görev bölümü yapmış gibi, biri çıkıp asıl niyetlerini söylüyor, tepkiler oluşunca ufak tefek kınamalar, yarım ağız düzeltmeler, sonra yola devam...Bir de hocaymış...Üniversitede barış dedikleri için hoca bırakmayan AKP iktidarında ‘Evet çıkmazsa iç savaşa hazırlanın” çağrısı yapan hoca üniversitede hocalığa devam ediyor.Tepkiler karşısında AKP’deki il başkan yardımcılığı görevinden istifa etmesiyle Türkiye’yi iç savaşa hazırlayan kafaya gereken yanıt bu oluyor.7 Haziran seçimlerinde AKP’den milletvekili aday adayı da olan bu çağrıyı yapan Ozan Erdem açıkça “Bu referandum oylamasında başarısız olursak iç savaşa hazırlanın...” diyor.Hem de Soma’da söylüyor... AKP iktidarında yüzlerce işçiye mezar olan maden diyarında...Erdem şöyle devam ediyor; “Gerek kendi içimizde, gerek kendi dışımızda kartların yeniden karılacağını yeniden plan masalarının kurulacağını iyi bilin...”Aslında söyleyene değil söyletene bakmak gerek...Cumhurbaşkanından Başbakana, bakanlardan milletvekillerine iktidar mensuplarının yaptıkları konuşmaların esası bu tutumun önünü açan içeriktedir.Dahası onların açıkça söyleyemediklerini üniversite hocası da olduğunu öğrendiğimiz Ozan Erdem dümdüz söylüyor.Havuz medyası ve teslim alınmış diğer medya organlarına demir atmış olan ve gece gündüz konuşanlara, köşe yazarı geçinenlere kadar öyle bir dil kullanılıyor ki, hoca da onların söylediklerinin izahını ve ifadesini yapmışZira günlerdir ‘hayır’ diyenlerin ne bölücülüğü kaldı, ne teröristliği, ne vatan hainliği...Sonrasında güya düzeltme yapıp “Hayır diyenlerin hepsi terörist değil” demeleri de niyetlerini gizlemeye yetmiyor.AKP’nin merkez yöneticilerinin Mustafa Taş’ın bu konuşmanın abartıldığını söylemesi, Ozan Erdem’in ise “konuşmam cımbızlanarak, bir çarpıtılmayla bu anlam çıkarıldı” pişkinliği daha da vahimdir.Türkiye halklarının birliğinden “hayır” çıkabileceği her geçen gün daha çok anlaşılıyor.Önümüzde iki aydan az bir zaman kaldı, her dakikası bir birinden kıymetli bu zaman dilimini aklın, bilimin, bilginin, barışın, kardeşliğin ve demokratikleşmenin aşkıyla değerlendirmek gerekiyor. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri