.
Uyuşturucu madde ile ilgili suçtan hüküm giyen ünlü sanatçı yakalanıp cezaevine konulurken;“ Bu ülkede ,benim ülkemde zerre kadar adalet varsa ki ;ben olduğuna inanıyorum. Benim suçsuzluğum er ya da geç anlaşılacak.” Diyor.Ünlü sanatçının avukatı da;“ Müvekkilim adil olmayan koşullarda yargılanmıştır. Anayasa Mahkemesine, adil yargılama haklarımızın ihlal edildiğine dair yaptığımız başvurunun sonucunu bekliyoruz .” Demiş.Suçlu ,suçsuz , hükümlü,tutuklu ya da mağdurun adalet talebi vardır .Yalnız mahkemeye “düşenin “ mi ki ? Bu talep ya da beklentinin gerçekleşmesi için, işinde gücünde mazbut yaşayan, sıradan her bireyin de adalet arayışı vardır.Yurttaşın “ hak yerini buldu.” Deyimini her daim söyleyebilmesi ,yani adaletin yerine gelmesi yaşadığı toplumun sağlıklı olduğunu gösterir.“ Adalet istiyorum.” Diyen suçlu ya da hükümlü bunu kim söylerse söylesin hiç önemli değil. Asıl olan hak yerini bulmalı , adalet yerine gelebilmelidir.Bunun için de kimsenin kafasında soru kalmayacak , vicdanları rahatlatacak gözü kör ama, sesi gür bangır bangır bağırabilecek adaletiniz olmalıdır .Sisteminiz doğru ve sağlıklı ise yani özerk ve bağımsızsa sonuçta sanatçının dediği gibi adalet er ya da geç tecelli eder.Yüzlerce masum insan hiç yoktan iddialarla cezaevlerine tıkıştırılıyor . Tersi başka bir durum . Onca iddiaya karşın yolsuzluğun üstü kapatılıyor ,bir biçimde geçiştiriliyor .Sonra da birine kumpas diğerine de darbe girişimi diyerek müdahale edilip, işin içinden çıkılırsa gözü kör ,sesi gür adalet, insanların vicdanında nasıl bir yere sahip olur ?İktidarın adalete sahip olma isteği müdahaleleri bizi öyle bir yere getirdi ki;artık vicdanların tatmin olması çok zor .Boşanmak için başvuranlar , kiracı-ev sahibi davalarının normal sonuçları bile, insanların kafasında soru işaretleri ,kuşkular yaratacak .Her karar ,adil tecelli eden adalet bile kuşkulu gösterilmeye çalışılacak .Ergenekon ,Balyoz davaları , 17 ,25 Aralık süreçleri , HSYK seçimleri , Yargıtay ve Danıştay atamaları ,iktidar istediğini almış olabilir.Peki ya adaletin tecelli edip etmeme algısı nereye vardı ,bunu düşünebiliyor muyuz .? Bu algı üzerinde şüpheler oldukça ne yaparsanız yapın demokrasiniz gelişmemiştir.
