Doğum günün kutlu olsun Feray’ım

.

AYSEL ŞAHİN /KIZI FERAY İÇİN YAZDIFeray kızım; bu sensiz geçireceğimiz 2. doğum günü. Sen yine aramızda yoksun ve bu acının tarifi yoktur kızım.İçimiz buruk, boğazım düğüm, düğüm. Biz senin yokluğuna hala alışamadık kızım. Biz seni hayatının baharında kara toprağa gelin verdik, buna sebep olanlar bize bu acıyı yaşatanlar seni hayatının baharında o toprağa verenler dilerim Allahtan aynısını yaşarlar...Benim iyi kalpli, yardım sever, melek kızım, seni o kadar çok özledim ki, sesine gülüşüne hasret kaldım, benim biricik kızım.Senin yokluğunu şu kalbime ve beynime bir türlü alıştıramadım. Melek gibi kızdın ve melek olup aramızdan uçup gittin.Beni sensiz bıraktın yavrum.Ben her mezara gittiğimde hadi kızım ver elini yeter artık bu şaka burada bitsin diyor ve elimi sana uzatıyorum ama… Maalesef kızım uzanamam ben sana bu acıtır canımı insanın içi acır mı hiç? Benimki acıyor işte, çünkü sen yoksun yanımda. Ben elimi sana uzatmaya kalksam elime kara toprağın ve o toprağın üzerindeki hayalini kurup ama kısmet olmayan duvağın elime geliyor işte o zaman sorma kızım beni, bu acıyı ve bu öfkeyi anlatacak kelime yok olmazda zaten. Allahtan dileğim o katile, o hayalini kurduğu damatlığı da ona kısmet etmesin.Melekler görünmez derler ama ben meleğimi görüyorum, biliyorum, cennetin en güzel ve en özel yerindesin.Benim canım kızım seni çok özledim!Kızım sen benim hayatımda yaşadığım en güzel hikâyemdin.Her daim benimlesin, kalbimin en güzel yerindesin. Sen benim hiç batmayacak olan güneşimsin. Sen bana Mevlamın bu dünyada verdiği en güzel hediyesin. Yanımda olmasan da bedenime bıraktığın, hiç silinmeyecek olan imzamsın, dinmeyen tatlı sızımsın, sen cennete beraber gireceğimiz anahtarımsın.Sen benim bir tanecik kızımdın ve öylede kalacaksın canım kızım. Sen evdeki neşemizdin sen ailemizin barış güverciniydin. Sen benim ve evimizin iyi kalpli meleğiydin.Ailende ve çevrende bir sorun olsa onu çözdüğün için o kadar çok mutlu olurdun ki sen güldüğünde bizde gülerdik, sen mutlu olduğunda bizde mutlu olurduk, sen ağladığında biz yürekten yanardık, sen her zaman mutlu ol, her zaman yüzün gülsün diye çabalardık ya  baban, bir dediğini iki etmezdi çünkü babanın yanında hep özeldin. Babanın sana düşkünlüğünü bilmeyen yoktu kızım, sana bakarken gözleri parlar ve gururlanır göğsü kabarırdı. Çünkü gittiği yerlerde senin hakkında övgü ve başarıyla bahsettiklerinde içi içine sığmazdı ve bunu gelip bana anlatırdı, anlatırken heyecanını ve gururu görmeni isterdim, ama zaten kimsenin de anlatmasına gerek yoktu ki, biz kızımızı zaten biliyorduk ama bir başkasından duymak, bizleri gururlandırıyordu işte biz seninle hep gurur duyduk kızım.Ve sonsuza kadarda gurur duyacağız bunu bilmeni isterim.Ama şimdi bize sorma kızım senden sonraki hayatı, yaşıyoruz ama nasıl, buna yaşamak denirse çünkü sen evimizin neşesi, gülü meleği biricik kızı idin. Sen olmayınca hayatın ve yaşamanın tadı tuzu yok kızım. İki evladımız daha var ama herkesi yeri ayrı kızım.Şunu bilki gözler hep seni arar, durur. Çünkü bir anne için kız evlat ne kadar önemlidir bilir misin, çünkü sen benim arkadaşım, sırdaşım, dert ortağımdın. Seninle güler seninle ağlardım. Her şeyimi seninle paylaşırdım, sana anlatırdım ama şimdi koca dünyada sanki tek başıma gibiyim, ne derdimi anlatacak kimse var, nede beni anlayacak bir kızım. Her ne kadar bu durumu beli etmemeye çalışsam da, içimde fırtınalar kopuyor. Hele birde nerde bir anne kız görsem, dünyam tersine dönüyor, seni yanımda görmeyince, sesini duymayınca. Oturup ağlıyorum.Fotoğrafını işyerinde bilgisayarımın aynında tutuyorum ve hep karşımda duruyor. Sürekli o fotoğrafa bakıp duruyorum ve onu öpüp kokluyorum. Fotoğrafınla konuşuyorum sanki beni duyuyormuşsun gibi, ama sen hiç birine cevap vermiyorsun ve sorularımı cevaplamıyorsun ki bu nasıl bir duygu biliyor musun kızım? Ben bunu anlatmaya kalksan buna ne ömrüm yeter ne kelimeler. Allah o katil alçağı hariç kimseye bu acıyı ve bu duyguyu yaşatmasın.Soframızda yerin boş duruyor, senin boşluğunu dolduramıyorum, sen olmadan bir damla su bile zehir oluyor…Ahhh, küçük kızım benim! Ne zaman büyüdün sen, Doyamadım çocuk sevgini yaşamaya, seneler su misali kaydı gitti avuçlarımdan, tutamadım ne çabuk geçti zaman, ne çabuk kader söktü aldı seni kucağımdan yavrum.Hayat ne kadar acımasız ve zalimmiş senden sonra bunu da öğrendim kızım. Hayatın bu kadar adaletsiz olduğunu, bu dünyada adaletin A’sı bile yokmuş yavrum.Eğer adalet olsaydı, şimdi sen ve senin gibi masum, savunmasız kızlarımız, kadınlarımız ve çocuklarımız, katledilmezdi. Çünkü Türkiye’de öldürülen kadın cinayetlerinin ardı arkası kesilmedi ve kesilmiyor. O katile ve onun gibi katillere gereken en ağır cezalar zamanında verilseydi belki bu kadar cinayet olmazdı.Şunu bilmeni isterim kızım bu davanın peşini bırakmadık, bırakmayacağız. Dosyamız şuan Yargıtay’da inşallah oradan istediğimiz sonuç çıkar ve o katil hak etiği en ağır cezayı alır ümidindeyiz ve takipçisiyiz.Sen rahat uyu kızım, mekânın cennet melekler duacın olsunDOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN, BENİM MELEK KIZIMSENİ HİÇ BİR ZAMAN UNUTMAYACAK OLAN ANNEN…  .  

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri