Geçtiğimiz ay Kitap Fuarı açılmıştı Gaziantep’te.”Okumayı sevmeyen illerdeniz” diye için için kendimizi yerken fuarın dolup dolup boşaldığını görmek bize kıvanç verdi.Ne var ki, sadece gezmeye gelmişti bu kitapseverler. Kitap almayı düşündükleri yoktu pek.“Olsun, bu kadarı da bir şeydir” diye düşünerek avutuyoruz kendimizi. “Kitap kokusunu içine çekme isteği az şey mi?”“Kitap pahalı, alamıyor insanlarımız,” diye bir uz görüşümüz var.Aynı görüşte olan güzel insanlarımız, kahvehaneye girip, çıkarken 5 kitap parası kadar hesap ödemeyi yüksünmezler ama sıra kitap satın almaya gelince, “kitap pahalı,” derler.Değineceğim konu bunlar değildi. Fuarı gezerken bir stant dikkatimi çekti. Büyük Şehir Belediyesi Standı. Daha doğrusu standtan öte, tezgahtaki bir dergi dikkatimi çekti:Derginin adı, GAZİ ÇOCUK’tu.Ne sevindim, ne sevindim bilemezsiniz.“Aferin başkanımıza, bakın çocuklarımızı ne güzel düşünüyor. Kaç kentin belediyesi böyle çocuk kitabı çıkartıyor?” demekten kendimi alamadım.Dergiden bir tane aldım. Bedelini ödemek istedim. Ücretsizdir” dediler. Bu daha da güzel bir şeydi. Demek ki isteyen her çocuk bir çocuk dergisini ücretsiz edinebilecekti.Dergiyi elime aldım, almaz olaydım.Bakarak fuar içinde dolaşmaya başladım, başlamaz olaydım.“Gazi Çocuk” Dergisinin kapağında bir dede, bir nine bir de torun vardı. Torun dedesine bir bardak su veriyordu.Ne güzel!Ancaaak… Dededen de, nineden de, çocuktan da kocaman bir levhası vardı kapaktaki odanın. Levhada Arap harfleriyle bir şeyler yazılıydı.İnsan ister istemez düşünüyor: Belediyemiz çocuklarımıza hizmet getirmek içini mi bu dergiyi çıkartıyor, yoksa mini minnacık yavruların beyinlerini Arap özentisiyle yıkamak için mi?Altta ise Derginin adından daha büyük harflerle “EDEP” yazılı.Sayfaları açıp inceledikçe derginin bu sayısının tümden “edep”e ayrıldığını görüyoruz. Her sayfada edeple ilgili yazılar var:Yani benim çocuklarım edepsiz mi? Onlara edep’i öğretme zorunluluğumu doğmuş?Diyanet işleri Başkanlığı zaten yapıyor propagandasını Arap’ın. Din deyince bunların aklına sadece belirli bir kesimin mensup olduğu tarikat geliyor.Alevilik mi? Savuştur gitsin… Onların dinle ne ilgisi var(!)Böylece anlıyoruz ki, Gaziantep Büyük Şehir Belediyesi bir misyon yüklenmiş. Bu misyonun adı: Diyanet İşleri Başkanlığının Gaziantep Şubesi olmak.Eee, çok görmemek gerekir.Eğer bir ülkenin başkent belediye başkanı birilerine yaranmak için Ankaraspor’un adını “Osmanlıspor” diye değiştiriyorsa…Eğer bir ülkenin Büyük Millet Meclisi başkanı, “Laiklik anayasadan çıkarılmalıdır” diye bangır bangır bağırabiliyorsa…O zaman bizim BŞB’mize de Diyanet İşleri Başkanlığının Gaziantep Şubesi olmayı üstlenmesini çok görmemeli.Bu insanlar, dini yeterince sömürememiş olmalı ki, laikliği tümden silmek istiyorlar. Bunlar ya laikliğin ne olduğunu bilmiyorlar, ya da dini siyasete alet ederek halkı aldatmanın, iktidarda kalmanın başlıca yöntemi olacağını düşünüyorlar.Eh, ne diyelim. Bize da “Hayır”lı olsun demek düşüyor zahir.
Diyanet İşleri Başkanlığının Gaziantep Şubesi: BŞB
.