CHP şu sıralar yine patinajlayıp duruyor. Ya partili tarafından, ya da iktidarın kimi ‘en’ leri tarafından hedef gösterilen CHP, pasifize edilmek için gayret gösteriliyor. Hatta akla, hayale gelmedik şekilde tabansız, desteksiz, asılsız suçlamalar ile parçalamak, bölmek ve yok edilmek uğuruna olağanüstü gayret sarf edildiğini gözlemliyoruz.Bu yıpratma ve yok etme çabalarına karşı CHP genelde ve yerelde artık dik duruş sergileyip, halkçı ve devrimci bir zeminde kendini yenilenmeli. Örgütlere heyecan veren politikalar ile daha aktif hale getirip sahaya sürülmeli…O zaman en başta CHP lideri ve genel merkez yerel örgütleriyle artık halka inmeli. Yandaş havuz medyasının kök saldığı günümüzde, buna karşı kendi medyasını ya da kalan özgür basını yanına alarak sesini gür şekilde çıkarmaya ve halkın içine inmeye gayret göstermeli.Elbette CHP’nin doğu ve güneydoğudaki olaylara duyarlılığı, Türkiye’nin dış politikası ve savaşın ortasında kalacak olan bir Türkiye’ye dönük, politikaları da tartışılıp masaya yatırılmalı. Bu anlamda CHP’de eksikler var, sorgulanması da gerekir, ancak önce CHP kendi içindeki pirincin taşını ayıklamayla uğraşmaya bir son vermeli, sol sosyal demokrat çizgide kendini ifade etmek uğruna üzerine düşeni yapmalıdır.Bakın siz şu sözde demokrasinin olduğu ülkede ana muhalefet partisi CHP genel başkanının açıklamalarına tahammül edemeyen bir iktidar var. Anayasal hak olan ifade özgürlüğü kapsamındaki açıklamalar alınıp yargıya taşınarak yargı sürekli kilitlenmek istemekte ve yargı bugün sadece bir kesime hizmet eder, karar alır-verir noktaya getirilmek istenmesi üzücü bir gerçeği ortaya koymaktadır.Gelinen şu süreçte, Yargı hep iktidarın şikayet başvuruları ile meşgul hatta tıkanmış durumda demek daha yerinde olacaktır. Belki de bu bir proje ve yargıyı çalıştırmama uğuruna bilinçli olarak yapılan bir girişim…Çünkü Kılıçdaroğlu hakkında, iktidar partisi genel merkezinden il ve ilçe başkanlıklarına kadar, son zamanlarda yargıyı kilitlemeye varan şikayet ve dava başvuruları sıkça görülmektedir. Buna karşı CHP cephesinde ise ‘TIS’ yoktur.ALTERNATİF ÜRETMELİ Evet, yargı bir kesim tarafından adeta tıkanmaya çalışılırken, tıka basa kullanılırken muhalefet ise bu keyfiyeti tıpkı 7 Haziranda izlenen süreç gibi, beceriksiz ve çaresizce seyretmeyle yetinmektedir. CHP bu duruma karşı alternatif üretmede çok geç kalmaktadır. Muhalefet olarak iktidarın söylemine göre kendini yönlendirmek bir yana, kendi özüne ve ideolojisine uygun bir duruş ve muhalefet sergilemesi gerekmez mi?Bakın siz şu ülkenin haline olay çıkmayan, ölümlerin olmadığı bir gün ya da şehir yok. Hele doğuda devam eden savaş ve oralardan gelen ölüm haberleri, cenazeler yürek sızlatıyor…Sanayicisi, esnafı, işadamı her kesim tedirgin. Doğu illerine mal satan esnaf yaşanan olaylar nedeniyle alacaklarını alamıyor, mal gönderemiyor, üretimini durdurmuş, işletmesini kapatmış. Bu durum bölge illeri ile iş yapan her meslekte işverenler için hatta nakliye sektörü için bile adeta bir kabusa dönmüş durumda.Üretim rölantiye alınmış, insanlar can güvenliği kaygısı yaşamakta.Eğer bugün ülkede 14 yıllık bir iktidar varsa, yaşanan bunca olumsuzluklardan ve ölümlerden yoksa muhalefet mi sorumlu. Değilse kim ve ne yapılıyor.Yine bugün Türkiye adeta dünya devletlerinden uzaklaştırılıp, yalnızlığa doğru sürüklenerek hedef tahtası haline getirilmek istenmekte. Bu durum iktidarın yanlış, ileriyi görmeyen politikaları sonucunda değil de başka ne olabilir.CHP BÖYLE OLMAMALI Evet, yazıma tekrar ana muhalefet partisi CHP ile son vermek isterken şu sıralar CHP gündemini meşgul eden Aylin Nazlıaka olayına birkaç cümle yer vermek istedim. Nazlı Aka, olayı Muharrem İnce’nin açıklamalarıyla doruk noktasına ulaşan “kriz” i CHP iyi yönetip sonlandırmadı.Türkiye yangın yerine dönmüşken günlerdir bu “yapay” tartışma CHP’yi boğdu…Daha da kötüsü; CHP ve Kılıçdaroğlu düşmanlığını “siyaset” sananlara büyük bir fırsatyarattı…***Türkiye’nin çok yakıcı bir gündemi ve temel sorunları var…CHP’nin buna yoğunlaşması ve çözümün adresi olması gerekir…Bu karanlık günlerden çıkışın umudu CHP olabilmeli…CHP bu nedenle kendi kısır iç çekişmelerine son verebilmelidir…***Önümüzde zorlu günler var…Başka konularda ve noktalarda da “krizler” çıkabilir…CHP hepsine hazır olmalı; hepsine anında tepki vererek çözüm üretebilmelidir.***Artık CHP’de Kılıçdaroğlu her noktada “irade” ortaya koymak zorunda…Parti içi otorite ve disiplin aynı zamanda CHP’ye iktidar yolunu da açacaktır…CHP bu bilinçle hareket ederek sorunlara anında tepki vermeli ve çözüm üretmelidir..CHP’nin ve Türkiye’nin kaybedecek vakti yok…
CHP ve muhalefet duruş
.