.
AKP Hükümeti’nin icraatlarında skandalların ardı arkası kesilmiyor. Geçen hafta içinde Ankara İdari Mahkemesi, geçen Haziran ayında yapılan SBS (Seviye Belirleme Sınavı) ‘yi iptal etti. Öğrencilerin yerleştirmelerinin yanlış yapıldığına hükmetti. Bu durumda hakkı yenen öğrenciler için yeni yerleştirmeler yapılmak zorunda. İş karman çorman olmuş durumda. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bu yıl yapılan adına TEOG( Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş) sınavı ancak, bu gün (20 Ocak) açıklanabildi. Sınavın geç açıklanması acaba sınav sonuçlarıyla ilgili bir sorun mu oldu şüphesi yarattı. Kasım ayında yapılan ilk TEOG sınavında üç soru iptal edildi. Sınavlardan önce ilk hazırlanan sınav kitapçıklarının, yanlışlıkla örnek sınav soruları olarak, okullara gönderildiği iddia edildi. Bu nedenle alel, acele sınav soruları hazırlandı. Bu yüzden yeterince kontrol yapılmadığı için üç tane yanlış soru soruldu gibi bir kurgulama yapabiliriz. Bu yıl sınavlar, Kasım ve Nisan aylarında ikişer günden olmak üzere toplamda 12 sınav olarak yapılıyor. Her çocuk kendi okulunda sınava girdi. Mazeret sınavları da yapıldı. Bu şekilde sınavlarda baştan eşitlik bozulmuş oldu. İlk kez öğrenciler, din dersi sorularını cevaplamak zorunda oldukları bir sınava girdiler. Din dersinden, büyüklerin bile zor anlayacağı bilgiye dayalı zor sorular soruldu. Laik, demokratik bir düzende yapılmayacak bir iş yapılmış oldu. Farklı inanç grupları Sünni, Hanefi mezhebinin yorumuyla din dersini bilmek anlamak zorundaymış gibi yapıldı. Anayasanın laiklik ilkesi bir daha ihlal edildi.AKP hükümeti, bu yıl 4+4+4 medrese eğitim sistemini bir adım daha ileri giderek kurumsallaştırmaya başladı. Pek çok ilköğretim okulu İmam Hatip Okulu haline çevrildi. İyi okullar İmam Hatip yapıldı. İlkokula kendi evinin yanındaki okula giden çocuklar, uzak yerlerdeki okullara servisle gitmek zorunda kaldılar. Lise düzeyinde ise Anadolu lisesine gidemeyenler İmam Hatip ya da Meslek Lisesi seçeneği kondu. Öğrenciler kötü koşullardaki Meslek liseleri, yerine İmam Hatipler yönlendirilmiş oldu. Hükümet Bilimsel Laik eğitimi ortadan kaldırmak için elinden geleni yapıyor. Pozitif bilimlere önem verilmiyor. Matematik, Fen Bilgisi gibi dersler, vekil öğretmenlerle idare ediliyor. Fen derslerinde, laboratuarlar kullanılmıyor, deneyler yapılmıyor. Öğrencinin neden-sonuç ilişkisi içinde hayatı anlamasına olanak tanınmıyor. Felsefe derslerine boş veriliyor. Biyoloji derslerinde Genetik bilimi katlediliyor.Eğitim düzenimiz, bu şekilde devam ederse bu ülkede daha çok skandal ortaya çıkar. Hayatı anlamayan, kafasıyla düşünemeyen, kısaca kafadan silahsızlandırılan toplum, köle olmaya mahkûmdur. Köleliğe mahkûm olmamak için, çocuklarımızın geleceğiyle oynayan, bu eğitim düzenine karşı çıkmak vatandaş olarak en önde gelen görevimiz olmalıdır.
