Ülke gündemi yoğun. Her gün yeni bir tartışma atılıyor ortaya. Ağzını açan her tartışmacı yeni cevherler yumurtluyor adeta. Hele bunlar birde AKePe adına konuşan yetkili veya kalemşor ise seyreyleyin cümbüşü.Örneğin ilimiz milletvekili ve AKePe genel başkan yardımcısı Sayın Abdulhamit GÜL öyle bir konuştu ki ülkenin kurtuluşu için bir meşale yaktı.- “ Kılıçdaroğlu ulusal güvenlik sorunu haline gelmiştir” deyiverdi muhterem.- Sekiz komşu ülkenin 7 si kavgalı olmak ulusal sorun değil.- Birçok ülkede temsilciliğimizin bile bulunması ulusal sorun değil.- TSK gerek Suriye ve gerekse Irak topraklarında savaştırılıyor, ulusal sorun değil. - - Yurdumuzun bir bölümünde her gün genç bedenler toprağa düşüyor, ulusal sorun değil.- Dolar ülke ekonomisinin dörtte birini alıp götürmüş, ulusal sorun değil.- İşsizlik tarihi zirve oluşturmuş, ulusal sorun değil.- Kapanan firmaların sayısı bilinmez hale gelmiş, ulusal sorun değil.- AB kapıları kapatma aşamasına gelmiş, ulusal sorun değil.- Ordunun ve yargının üst kademeleri terör örgütü üyesi diye içeri alınmış, ulusal sorun değil.- Toplamda yüz bine yaklaşan tutuklama ve açığa alma gerçekleşmiş, ulusal sorun değil.Kılıçdaroğlu Kartalda düzenlenen bir protesto mitingine destek vermiş, ulusal sorun olmuş. Yahu kardeşim siz ya ulusun ya da sorunun ne demek olduğunu bilmiyorsunuz. Birisinden bir sözlük alıp okuyun. Çünkü bunların doğru tanımlanmasını size anlatacak bir danışmanınız yok galiba.İşte bu ahval ve şerait içerisinde bunalan ülkemizin birde muhalefet sorunu var. Daha doğrusu hareketsizlik ve üretkensizlik sorunu var. Geçen hafta yazmıştık. Karınca gibi çalışan bir genel merkez olduğu halde iller bir şey yapmıyor diye. Plan ve proje üretmiyor diye. Toplumun birçok kesimine ulaşmakta yetersiz diye. Sokaklarda ve halkın arasında yok diye.Yani mealen söylediğimiz şey şu ki örgütler çalışmıyor.Her ilin milletvekilleri illerine gittiğinde azıcık bir kıpırdanma yaşanıyor. Mesela Gaziantep’te tamda böyle görünüyor CeHaPe. Rutin basın toplantıları, ahbap çavuş ilişkileri sonucu gerçekleşen bir iki sivil toplum kuruluşu ziyareti yetmiyor.Vekiller ile yapılan gezilerin feys buk sayfalarına yüklenmesi sizleri çalışıyor olarak göstermez sayın yöneticiler. Duygularını ve enerjilerini yönlendiremediğiniz gençlik kollarınız, kadın kollarınız neredeler? Sivil toplum kuruluşları ile ilgili komisyonunuz, mahalle komisyonlarınız ne iş tutuyorlar? Meclis üyeleriniz toplumun neresindeler?Üstlendiği görevi yapmayan yöneticiler, verilen sorumluluğu yerine getirmeyen üyeler ve temsilciler, parti disiplinine aykırı davranan sözde partililer hakkında son on beş yıldır yapılmış herhangi bir işlem var mı mesela. Yoksa Disiplin kurullarını niye seçiyorsunuz.Binlerce sorun yaşayan mahalle muhtarları ile hiçbir araya geliyor musunuz? Hele meraları ellerinden alınmış, büyük şehrin hiçbir nimetinden yararlanmadığı halde her türlü külfetine ortak edilen adı mahalle sayılan köylerle ilişkiniz var mı? Bu gün onlar adına yazılan emlak vergisi, atık su bedeli gelir vergisi gibi borçların kendilerinden isteneceği günlerin niye ertelendiğini onlara anlatan birileriniz var mı?Sahi o köylerin 442 sayılı köy kanunu ile dokunulmaz sayılan meralarının ellerinden alınmış olduğunu, oraların artık belediye mülkü olduğu konusunda köylüleri bilgilendiren her hangi bir çalışma yapıldı mı bu güne kadar.Bu ve benzer birçok konuda gerekli çalışmaları yapmayan örgütlerin bu CeHaPe’yi iktidar yapması kimden bekleniyor?İşte siz, doğal müttefikleriniz olan kesimler ile sıkı bir ilişki içinde olmazsanız, toplumsal muhalefeti birlikte öremezseniz çıkar bir aklı evvel sizin Genel Başkanınızı ulusal güvenlik sorunu olarak ilan eder.Faşizmin sokakları ve beyinleri esir alacağı günlerde ise zaten ne bir partiniz kalır, ne bir unvanınız nede işgal etmiş olduğunuz koltuklar…O günler ise çok uzak görünmüyor…
BİR CeHaPe YAZISI DAHA…
.