Bayram Hoca
ARİF NACAROĞLU
Bakırköy meydanındayım. Nereye yetiştikleri belli olmayan kadınlar, erkekler, çocuklar hızlı hızlı meydandan geçiyorlar. Bir de meydanda duranlar var. Çoğu genç, sivil polisler. Ne kötü insanın sürekli bir yerde durarak işini yapması.
O kalabalığın içerisinden bir ses. Megafonsuz. O kalabalıkta bir sesin duyulabilmesi için konuşanın öğretmen olması gerekir düşüncesiyle yaklaşıyorum. 3 kişi. Önce Mürsel Hoca, ardından Bayram Hoca konuşuyor. 2 kişi kamera ile kayıtta, biri polis.
Konuşma biterken dolar satış 15.25. Silahsız soygun sürerken polis kamerası Bayram Hoca’ya odaklanmış. Ülkenin dövizle soyulmasından daha önemli ne söyler ki bir öğretmen?
Hoca, Doçent Doktor Bayram Erzurumlu, sosyolog. Çok sevdiği ve belli ki güzel öğrenciler yetiştirdiği görevinden “Güzel öğrenciler yetiştirmenin ödülü olarak” KHK ile atılmış. Mürsel Hoca da öyle. Hukuk mücadelelerini sadece kendileri için değil KHK ile atılanların 7 göbek yakınlarının uğradığı haksız ve hukuksuz uygulamaları ortaya çıkartmak, kayda geçirmek, tarihe delil bırakmak için var güçleriyle koşturuyorlar, yazıyorlar çiziyorlar. Hayatının son 9 yılını İngiltere Parlamentosunun karşısına kurduğu çadırda geçiren savaş karşıtı Brian Haw’ı hatırlıyorum.
Elinde kamera tutan genç polis, son cümlenin son kelimesinin son harfine kadar kaydı sürdürüyor. Malum bir suç(?) yakalasa bilmem kaçıncı kez Mürsel ve Bayram Hocaları gözaltına alıp amirinin gözüne girecek.
Halbuki az aşağıda döviz bürosunun ekranında açık soygun sürüyor. Dolar çıkıyor, çıkıyor. Birileri “10 lira olacak yaaaa, 15 lira olacaaak ya” sesleri kulaklarında çınlayarak dolar toplayıp, dolar bozdurup işçinin asgari ücretinin büyük kısmını, kamerayla kayıt alan genç polisin 3600’ünü, temmuz zammını, emekli ikramiyesini cebe indiriyor.
Bayram Hoca Bilim İnsanı, Sosyolog. Hocanın, çocuklarının, kayınbiraderinin, annesinin ahiret kardeşinin pazarda limon bile satması yasak. Hocanın “OHAL’in toplumsal maliyetleri” raporları ile örneklediği olaylar hem mağdurların, hem mağdur yakınlarının yaşadıklarını çok çarpıcı ortaya koyuyor. En çarpıcı olan KHK ile atılanların yüzde 99’dan fazlasının yükseköğrenim görmüş olmaları. İnsan öğüten değirmen gibi.
Yer, Bakırköy meydanı. Bayram Hoca, belki birileri duyar, mağduriyetler giderilir umuduyla konuşuyor. Polis, son cümlesinde belki malum birilerine hakaret eder de alırız gözaltına, gireriz müdürün, amirin gözüne umuduyla çekiyor.
Az aşağıda dövizle yapılan silahsız soygun sürüyor.
“Döviz soygununu önlemek için Bayram Hoca’ya, Mürsel Hoca’ya sahip çıkmalıyız.” İlişkisini kuramayan kadınlar, erkekler, emekliler, ağabeyler, ablalar, sessizce akıyor meydandan aşağıya. www.yenicizgihabercom