AKP'nin yolsuzluk ve hırsızlık olayının açığa çıkması ile birlikte, bütün muhalif partilerin sevinç çığlıkları attığını üzülerek görmekteyiz! Oysa ki sözü edilen milyarlarca dolarlar hepimizin emeği ve daha doğmamış torunlarımızın şimdiden gasp edilen istikbalidir. Siyasi partiler bu kadar acı bir tabloyu bile kendi lehlerine siyasi bir yatırım olarak görebilmekte, ve iktidar naraları atmaktadırlar. Peki, diyelim ki yarın bir seçim oldu ve CHP iktidara geldi! Ne değişecek? Biliyoruz ki, CHP hesaplarını "iktidara gelelim de nasıl olursa olsun!" mantığı üzerinden yapıyor. Bu yüzden de AKP'nin izlerine basarak yürümekte ve emin olduğu şeytanın yol arkadaşlarıyla nikah masasına oturmaktadır... CHP genel başkanı Amerika'ya gidip geldikten sonra tam bir ağız değişikliği yaparak, Fethullah Gülen aleyhine söylemlerden uzak durmakta, hatta onlardan gelecek olan desteğe de açık oldukları izlenimini vermektedir. Bu ülke zaten bu güne kadar ne çektiyse tarikat ve cemaatlerden çekmiştir. Özellikle de AKP iktidarı ile geçen son 14 yıl ülke açısından kayıp yıllardır! Bizzat başbakanın, halkı "benden olanlar" ve "benden olmayanlar" diye ayrıştırdığı, polisin hiyerarşik yapıdan ayrılıp elindeki devlet yetkisini keyfine göre kullanması, savcıların gruplara ayrılıp adli mercilerin birbirlerine rakip duruma düşmesi, emniyetin başbakan ve bakanlara yaranmak için hırsızlara hizmet etme yarışına girmesi, elde edilen delillerin yok edilmesi, cumhurbaşkanının bütün bu olanlar karşısında hırsızlardan yana tavır alması!.. Bütün bunların çok daha ötesinde olumsuzlukların yaşandığı ülkemiz tam bir fetret döneminden geçmektedir! Üstelik tüm bunların arkasında cemaat, tarikat ve bütün gericilerin cumhuriyetle hesaplaşması vardı. Bunu Tayyip Erdoğan ve AKP önderliğinde bir gerici devrim gerçekleştirerek başardılar! Ama bu gerici devrim henüz tam anlamıyla başarıya ulaşmış değil. Yapılacak olan CHP-Cemaat ittifakı tam da bunun içindir. Eskiden beri cemaatin sadık bir neferi olarak bilinen Mustafa Sarıgül bu ittifakın kilit ismidir. Böyle bir CHP nin iktidara gelmesi bu ülkeye değil, gerici unsurların işine yarayacaktır. CHP sadece bu yönüyle değil, diğer yönleriyle de iktidara hazır bir parti görünümünden uzaktır. İçeride ve dışarıda süratle kan kaybeden, modern dünyada kredisini sıfırlamış ve tüm komşularıyla düşman olup terör örgütlerine tırlar dolusu fesat tohumları taşıyan, kendi subaylarını yargılamak dururken "kumpas!" kurarak ceza evlerinde bekleten iktidara karşı halen bir alternatif oluşturabilmiş değil. MHP derseniz, eskiden olduğu gibi bu günde kafatasçılığı ön planda tutarak sadece ırkçı kesimlere hitap etmekte; geriye kalan muhalif partiler ise muhalefet edebilme gücünden yoksun durumdadırlar.Sahi aklıma gelmişken yazmadan geçemeyeceğim. Bu devletin "Diyanet İşleri Başkanlığı" diye bir kurumu olacaktı! Hani bilmeyenlere neyin günah, neyin sevap olduğunu anlatan!.. Hani camilerde hırsızlığın ve dolandırıcılığın ne kadar büyük günah olduğunu anlatırken, hiddete gelip ağızlarından tükürükler saçılırdı!.. Nedense hükümetin milyarlarca dolarlık hırsızlıkları ortaya çıkınca hepsi de ortadan kayboldu! O sözüm ona başkanlığı gören olursa bir zahmet söyleyin de, bunun da haram mı, yoksa sevap mı olduğunu halka anlatsınlar! Bence artık oturdukları yerden hüküm verip cennete giden erkeklere 40 "avrat", kadınlara da 40 "herif" vaat ederek, zavallı insanların gitmeyi umut ettikleri cenneti başka şeylere dönüştürmesinler bari! Sıkıysa Bilalın gemiciklerinin ve başbakan ailesinin sahip olduğu servetin haram olduğunu söylesinler! Yürekleri yetiyorsa bakan oğlanlarının yolsuzluk ve talanları hakkında da fetva çeksinler! En önemlisi de terör örgütleri ile iş birliği içinde olan bu iktidarın, komşu halkları birbirine düşürerek on binlerce insanın kanına girmesi islama uygun mu değil mi? Ya da susmaya devam etsinler ve iktidara yalakalık etmeleri karşılığında almış oldukları maaşları zehir zıkkım olsun?.
Akp'den sonra ne olacak ?
.