30 Ağustos 1922’den Bugüne…  

.
30 Ağustos 1922’nin üzerinden 92 yıl geçmiş. 92 yıl önce emperyalist yedi düvele karşı, tüm halk varıyla yoğuyla savaşmış ve bu vatanı kurtarmıştı. 30 Ağustos 1922’de emperyalizmin dayattığı Sevr antlaşması kazanılan büyük zaferle hükümsüz hale gelmişti.92 yıl sonra bu emperyalist kabadayılar tekrar bölgemizdeler. Büyük Ortadoğu projesi denen haritalar yayınlıyorlar. Halkaları birbirine düşürerek, egemenliklerini daha da uzatmak istiyorlar. Yirmi yılı aşkın bir süredir, Irakta kan akıyor. Mezhep savaşları yaratılıyor. Her mezhep ve etnik kökenden halkı katleden AB-D emperyalizmi, mezhep bahanesiyle halkları biri birine kırdırıyor. Baştan beri, IŞİD ortaçağcı-gerici örgütleri destekleyen emperyalizm, şimdi bu örgütlere karşıymış gibi kendini gösteriyor. Hâlbuki emperyalizm, baştan beri bizim gibi ülkelerde gericiliği desteklemiştir. Afganistan’da El Kaide örgütünü yaratan nasıl ABD ise, bu gün Suriye devletine karşı cihat yaptıklarını söyleyen bu terör örgütlerinin arkasında ABD vardır.30 Ağustos zaferi, arkasından Lozan antlaşmamasıyla Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu tamamlanmıştı. Hem Kurtuluş savaşı hem de Lozan Barışında en yakın destekçimiz Sovyetler Birliğiydi. 1933’te Cumhuriyet’in Onuncu yıl kutlamalarında Ankara’da yalnızca Sovyetler Birliği ve Afganistan’ın büyük elçilikleri vardı. Diğer emperyalist ülkeler acaba Türkiye’deki bu ileriye doğru olan gidişi geriye doğru çevirebilirmiyizi  hayal ediyorlardı. İlk onyılda Sovyetlerin de yardımlarıyla ileriye doğru ekonomik atılım yapılıyordu. Halkın aydınlanması için halkevleri açılıyor, millet mektepleri kuruluyordu. Daha sonra Köy Enstitüleri hayata geçirildi. ABD emperyalizminin desteklediği gericiler, Köy Enstitüleri hakkında her türlü iftirayı attılar. Aslında bir ağanın dediği  “bu köy çocukları okursa biz nasıl maraba bulacağız” sözü bu aydınlanma kurumlarının kapatılmasının nedenini çok güzel ortaya koymaktadırBugün laik düzenin giderek aşındığı bir dönemi yaşıyoruz. Medreselere dönüştürülen okullarımızda bilimsel eğitim verilemez hale geldi. Türkiye’den binlerce gencin IŞİD’e katıldığı söyleniyor. Kamu düzeninin, din kurallarıyla yönetmek isteyen bir eğitim anlayışı olursa bu gidiş devam edecektir. Emperyalizm kendi aleyhine gördüğü tüm olmuş işleri olmamışa çevirmek ister. Bu gün yaşadıklarımız 30 Ağustos’u tersine çevirmek isteyenlerin, bizlere yaşattıklarıdır. Halk olarak aklımızı başımıza almalı, bu tezgâha gelmemeliyiz. Laik, Bağımsız, Demokratik bir ülkede özgürce yaşamak için mücadele etmeliyiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri