TÜM TİS Gaziantep’te olağan kongre yaptı, başkan Öztürk güven tazeledi

TÜM TİS Gaziantep’te olağan kongre yaptı, başkan Öztürk güven tazeledi

 

GAZİANTEP- BEKİR ŞAHİN:  TÜM TİS Gaziantep Şubesi’nin 8. Olağan Genel Kurulu üyelerin katılımı ile gerçekleşti. Tek liste ile gidilen kongrede delegelerin oyları ile şube başkanlığına Kenan Öztürk yeniden seçilirken, şube sekreterliğine Mahmut Canyurt, şube mali sekreterliğine İbrahim Gülmez seçilirken, Fikret Uluç, Salih Deveci ise şube yönetim kurulu üyeliliğine seçildi. Denetleme kuruluna Süleyman Sayın, Niyazi Atçeken, Mahmut Özdemir . Disiplin kuruluna, Erol Kutval, İlhan Kazcı, Hasan Arslan seçildi.

 

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Onat Kutlar Tiyatro Salonu’nda gerçekleşen TÜM TİS Gaziantep Şubesi’nin 8. Olağan Genel Kurulunda Divan Başkanlığına sendika genel sekreteri Gürel Yılmaz, divan yardımcılığına genel eğitim sekreteri Ersin Türkmen, katip üyeliklerine Bursa Şube Başkanı Özdemir Aslan ve Mersin Şube Başkanı Savaş Gürkan seçildi.

Genel Kurul saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından genel kurul gündem konuşmaları ile devam etti. www.yenicizgihaber.com

CANYURT: AÇLIK VE YOKSULLUK HIZLA ARTIYOR

Kongrenin açılışında konuşan şube sekreteri Mahmut Canyurt, açlık ve yoksulluğun hızla arttığı, ekonomik ve siyasi krizin tam ortasında seçim yaptıklarını belirterek, “Aynı zamanda her gün yüzlerce insanın öldürüldüğü, savaşların yaşandığı, salgın hastalıklardan biri bitmeden yenisinin başladığı, olağanüstü derecede zor günlerden geçiyoruz. Savaşları, salgın hastalıkları fırsata çeviren açgözlü kapitalistlerin, emekçi sınıflar ve yoksul halklar aleyhine servetlerini 5-10 kat arttırırken yoksulların daha da yoksullaştı” diye ifade etti.

 

GENÇLER GELECEKTEN KAYGI DUYUYOR

Türkiye’deki eşitsizliğin dünyanın geri kalanından daha kötü durumda olduğunu, yüksek enflasyonun yol açtığı zamlar sebebiyle ülkenin bir ekonomik yıkımla karşı karşıya bulunduğunu ileri süren Canyurt şöyle devam etti:

66 MİLYON AÇLIKLA KARŞI KARŞIYA

“Yetersiz beslenme ve açlık halk yaşamını tehdit ediyor. 85 milyonluk ülkede 66 milyon insanın yoksulluk içinde, 16 milyonunsa açlıkla karşı karşıya. Aynı zamanda işsizlik sürekli artıyor. Gençler fırsat bulur bulmaz ülkeyi terk ediyor. Eğitim giderlerini karşılayamadığı için okulunu terk etmek zorunda kalan genç sayısı katlanarak artıyor. Katkı payı adı altında sağlık hizmetleri neredeyse paralı hale getirildi. Randevu alamadığı için insanlar doktora gidemez durumda. Çoğu ilacı eczanelerden bulamaz duruma geldik. www.yenicizgihaber.com

 

ZENGİN DAHA ZENGİN YOKSUL DAHA YOKSULLAŞTI

Ülke içinde 2018’de başlayan ve giderek şiddetlenen ekonomik krizin zenginleri daha zengin, yoksulları daha da yoksullaştırdı.

Asgari ücrette tarihi artış diye ortalığı inlettiler ama daha almaya başlamadan, asgari ücreti açlık sınırının altına düşürdüler. Bu nedenle, yoğun tepkilerin de etkisiyle asgari ücrete sene ortasında bir kez daha zam yapmak zorunda kaldılar. Ancak yeni zamla birlikte bile açlık sınırını yakalayamadılar. İşsizlik, yoksulluk ve sefalet sıradan, günlük yaşam biçimi haline geldi. Düşük ücret, uzun çalışma saatleri, işsizlik, sigortasız ve güvencesiz çalışma, taşeronlaştırma, işçi sağlığı ve güvenliğinin hiçe sayılması, emekçilerin büyük çoğunluğunun yaşamının bir parçası haline geldi.

Bu düzen böyle devam ettikçe, toplu sözleşme ile kazandıklarımızı ertesi gün yaptıkları zamlarla, enflasyonla elimizden geri almaya devam edecekler” diyen Canyurt, işçi sınıfının sadece toplu sözleşme hakları, sendikal haklar için mücadele etmekle yetinmemesi gerektiğini, demokratik hak ve özgürlükler için de mücadele etmesi gerektiğini önemle belirtti.”

 

Kargo işçilerinin kazanımlarını büyütmek, örgütlülüğü büyütmekten geçtiğini ileri süren Mahmut Canyurt, “Sendikal hakları korumanın, kalıcı hale getirmenin yolu tek tek işyerlerindeki mücadeleyi, örgütlülüğü sektörün tamamına, hatta ülke geneline yaymaktan geçiyor” diyen Şube Sekreterimiz Mahmut Canyurt, bütün olumsuz koşullara, işverenlerin örgütlülüğümüzü engellemek için yaptığı baskılara, işten atmalara karşın sendikamızın örgütlenme mücadelesinden, taşıma işçilerinin ekmeğini büyütme isteğinden vazgeçmediğini; bir taraftan mevcut işyerlerindeki örgütlülüğünü güçlendirmeye diğer taraftan yeni işyerlerinde örgütlenme çalışmaları devam etmekte” dedi.  www.yenicizgihaber.com

 SAVAŞ, GÖÇ VE GÖÇMEN EMEĞİ

TÜM TİS Genel Başkanı Kenan Öztürk, kongredeki konuşmada dünya, Türkiye ve çalışma yaşamı gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başkan Öztürk, ‘dünyanın pek çok bölgesinde savaş ve çatışmaların sürdüğünü, Irak, Suriye, Yemen ve Afganistan’ın ardından Avrupa ülkesi olan Ukrayna’da da vekil güçler aracığıyla uluslararası bir savaşın devam etmekte olduğunu; asıl maksadı dünya kaynaklarını ele geçirmek olan bu savaş nedeniyle milyonlarca insanın evini yurdunu terk ederek mülteci konumuna düştüğünü ve elindeki olanakları kaybederek açlık, yoksulluk ve sefalete sürüklendiği’ saptamasında bulundu.

 

Süren bu uluslararası savaşlarda tekelci sermayenin büyük çıkarlar elde ederken emekçilerin ve yoksul halklarınsa kaybetmeye devam ettiğini belirten Başkan Öztürk, bu savaşlarda bir çıkarı olmayan emekçilerin savaşa karşı barışı savunmasının bir zorunluluk olduğunun altını çizdi.

Uluslararası savaşların ülkemiz üzerindeki etkilerine de değinen Başkan Öztürk, yaklaşık 8 milyon sığınmacıyı barındıran ülkemizin yanı başında süren savaşlar nedeniyle ağır bir faturayı ödemekle karşı karşıya bulunduğunu ifade etti. Gaziantep’in, İstanbul’dan sonra en fazla sığınmacının barındığı ikinci il olduğunu, göçmenlerin içinde bulunduğu dezavantajlı durumu fırsata dönüştüren işverenlerin ise göçmen işçilere ucuz, kayıtsız ve güvencesiz çalışmayı dayatarak göçmen emeği üzerinden karını arttırdığını; göçmen emeğinin Gaziantep’te kayıtdışı ve kuralsız çalışmanın önemli bir bölümünü meydana getirdiğini aktardı. Göçmen işçilerin tekstil sektörü olmak üzere pek çok işkolunda güvencesiz koşullarda ve uzun çalışma süreleriyle çalıştırıldıklarını, sendika sigorta hakkından mahrum bırakıldıklarını belirten Başkan Öztürk, işverenlerin bu durumu bir taraftan da yerli işçiler üzerinden bir baskı aracı olarak kullandıklarını belirterek göçmen işçilerle yerli işçilerin çıkarlarının ortak olduğuna işaret etti.

‘SAVAŞI ÇIKARAN POLİTİKALARI SORGULAMAMIZ GEREKİR’

‘Öncelikle savaşı çıkaran politikaların sorgulanması gerekir’ diyen Başkan Öztürk, geçtiğimiz Mayıs ayında Macaristan’da yapılan ETF Genel Kurulu’nda da sendikaların ‘savaşa karşı emekçilerin kardeşliği’ vurgusunu yaptıklarını hatırlatarak “Dünyanın neresinde olursa olsun bizim, barışı savunmamız, savaş kışkırtıcılığı yapanların oyununa gelmememiz gerekir” dedi.

Savaşların ekonomik krizi daha da derinleştirdiğini belirten Başkan Öztürk, tüm dünyada, işçi sınıfının geçmişte, büyük bedeller ödeyerek elde ettiği hak ve kazanımlarına yönelik saldırıların bulunduğunu, İngiltere’de son günlerde grev hakkını ortadan kaldırmaya yönelik düzenlemelerin yapıldığını, savaş içindeki Ukrayna’da işletmelerde toplu sözleşme yerine ‘bireysel iş sözleşmesi yapılabilir’ şeklide bir düzenlemenin devreye konulduğunu bunun da sendika ve toplu sözleşme hakkının geriye götürülmesi anlamına geldiğini ifade etti. Bu saldırılar karşısında emekçilerin mücadeleyi elden bırakmadığını belirten Başkan Öztürk, İngiltere’de demiryolu işçilerinin hak mücadelesi verdiğini, Fransa’da ve yine Hindistan’da 2 milyar emekçinin katılımıyla ‘adil ücret adil yaşam’ talebiyle grevler örgütlendiğini anımsattı.

2018 yılı Haziran ayında ‘ekonomimiz şahlanacak’ gibi vaatlerle başkanlık sistemi getirildiğini ancak verilen vaatlere karşın ekonomide emekçiler lehine bir gelişme olmadığını, enflasyon karşısında emekçilerin giderek yoksullaştıklarını belirten Başkan Öztürk, “Yapılan başkanlık seçimleri sırasında dolar 4,8 liraydı, şimdi ise 18 lirayı buldu. Aynı dönemde emlak fiyatları da on kata kadar arttı. Buna karşılık 2018 yılında 425 dolar olan asgari ücret 305 dolara geriledi. Yani bir taraftan şirketler, bankalar, dövizi olanlar, emlak sahipleri, kısacası sermaye sınıfı zenginleşirken emekçi sınıflar enflasyon karşısında büyük gelir kaybına uğradı. Sermaye sınıfının hizmetindeki hükümet, yoksuldan alıp zengine verdi. Bu bir kaynak aktarımıdır. Yani yoksuldan alıp zengine verme düzenidir” dedi.

KONGREYE KATILAN KONUKLARDAN BAZILARI

Genel Kurula Katılan Konuklar; Türk-İş Adana Bölge Temsilcisi Edip Gülnar, Koop İş Gaziantep Şube Başkanı ve Türk-İş İl Temsilcisi Mehmet Akif Sarıca, Belediye İş Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gökalp, Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı ve örgütlenme sekreteri Can Taylan Toprak, Tüm Bel Sen Gaziantep Şube Başkanı Niyazi Çevik ve Eski Şube Başkanı Hanifi Bozdoğan, SES Gaziantep Şube Başkanı Ömer Kılıç, 03.10.2003 tarihinde trafik kazası sonucu yitirdiğimiz Gaziantep Şube Sekreteri Sait Yılmaz’ın eşi Oya Yılmaz ve çocukları, katılan konuklar arasındaydı.

Aralarında KESK, Türk-İş’e bağlı sendikaların olduğu çok sayıda emek ve meslek örgütü ile kurum temsilcileri çiçek göndererek genel kurulu selamladılar. www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sendika Haberleri