Okullarda yığılmalar eğitimi geriletir

 GAZİANTEP-Eğitim-Sen Şube Başkanı Ali Ersönmez, mülteci çocuklarının devlet okullarında eğitim görmesiyle okulların mevcutları dengesiz şekilde arttığını, yığılmalar yaşandığını belirterek, “Öğretmen yükü artmış, derslik başına düşen öğrenci sayıları çoğalmıştır. Gaziantep’teki eğitim sorunları hacmini daha da büyütmüştür. Gaziantep’teki eğitim gelişimi doğal olarak daha da geriye gidecektir” diye konuştu.Eğitim-Sen Gaziantep Şubesi Başkanı Ali Ersönmez eğitimcilerin sorunları ve yeni eğitim yılına ilişkin yaptığı açıklamasında, Suriyeli başta olmak üzere, mülteci çocukların devlet okullarında eğitim görmesi ile okulların mevcutları dengesiz şekilde artırdığın belirterek, 2018-2019 eğitim yılının eğitimde mutsuz, öğrencileri miras alan bir eğitim yılı olduğunu söyledi. Başkan Ersönmez, “Yıllardır eğitimde biriken sorunların, tavan yaptığı, çuvala sığmayıp, taştığı bir eğitim yılının başındayız. 2018-2019 eğitim ve öğretim yılı, “eğitimde mutsuz öğrenciler” miras kaldığı, bir eğitim öğretim yılı oluyor.  Belirsiz sınav sistemleri, eğitim müfredatı, atanmayan ya da ihraç edilen öğretmenler, eğitimcilere performans sisteminin getirilmesi, üniversiteden mezun olan işsizler gibi birçok sorun hala tartışılıyor. Her sabah uyandığımızda, eğitimde yeni bir değişikle karşılaşıyoruz ve bu değişiklikler, öğrenci, veli, öğretmen, bilim insanları, sendika, akademik kuruluşların görüşleri alınmadan ala acele hayata geçiriliyor. Eğitimdeki değişim ve uygulamaların tümü “kamusal, demokratik, laik, bilimsel eğitimin” temel değerlerini kaldırmaya yönelik olduğunu görüyoruz. Türkiye tarihinde hiçbir zaman olmadığı kadar öğretmenler kendilerini değersiz ve güvensiz hissediyor. Bu gün itibari ile bir çok öğretmen özür grubunda atama yapılmadığı için, çocukları ve kendi geleceklerinin belirsizlikleri sürmekte, mağduriyetleri devam etmektedir.”500 BİN ÖĞRETMEN ATAMA BEKLİYOR“Yine 4+4+4 ile başlayan uygulamalar eğitim ve bilim emekçilerinin iş güvencesini fiiliyatta ortadan kaldırmış,kadrolu atamayı yerine sözleşmeli atama başlamış, aday öğretmenlik(stajerlik) uygulamaları, mülakata, güvenlik soruşturmaları, keyfi uygulamalar, angarya çalışma ile “güvenceli iş, güvenli gelecek “ haklarımız yok edilmektedir.500 bin öğretmen atama bekliyor. MEB kendi son raporunda şu an 109 bin öğretmen açığının olduğunu söylerken, 20 bin atama yapıyor. Mülakat, sözleşmeli öğretmen uygulaması, güvenlik soruşturması kaldırılmalıdır. Tüm öğretmen adaylarının kadrolu, güvenceli ataması yapılmalıdır. 2023 yılında atanmayan öğretmen 1 milyonu bulması beklenirken, eğitici niteliği olmayan kişiler okul öncesinden itibaren çocuklara kurslar vermektedir. Gönüllü öğretmenlik gibi bilimsel bir tanım yoktur. Eğitim en temel kamusal bir haksa, tabi ki kamusal hizmet üzerinden istihdam sağlanmalı Eğitimdeki öğretmen ihtiyacını, öğretmen atayarak çözmeliyiz.”100 BİN ÖĞRENCİ YERLEŞEMEDİ“PİSA, OECD, UNİCEF’in eğitim raporlarına baktığımızda Türkiye’nin “eğitimde DİP”yaptığı gerçeği ile yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Uluslararası ve evrensel gerçek ve raporlara değerlendirmelere göre değil, MEB kendi anlayışı üzerinden eğitimi dizayn etmeyi tercih ediyor. Temel yeterlilik sınavında sadece yüzde 1.3 öğrenci 400 ve üzeri puan aldı. Yani neredeyse yüzde 99 öğrencinin en temel yeteneğe bile sahip olmadığı bir sistem açık şekilde bir iflasın fotoğrafıdır. Bu yıl uygulanan Liselere yerleşme sistemi ise “eğitimde nitelikli, niteliksiz” ayrımı ile “eğitimde fırsat eşitliği hakkı” yok sayılmış. Velilerin, öğrencilerin istekleri dışındaki liselere yerleşmeye fiilen zorlanmış, liselere uzun süre 100 bine yakın öğrenci yerleşememiştir. Lise Yerleşme sisteminin açığa çıkardığı sonuca baktığımızda; veli, öğrenciye rağmen okullaşmadaki yanlış uygulamalar açığa çıkmış, öğrencilerin büyük kısmının tercihleri akademik liseler olmasına rağmen, MEB okullaşmada İmam Hatip ve Meslek Liselerinde zorlayıcı olmuştur.”PLANLAMA YAPILMALI“İlimizde ise Suriyeli başta olmak üzere,mülteci çocukların devlet okullarında eğitim görmesi ile okulların mevcutları dengesiz şekilde artmış, öğretmen yükü artmış, derslik başına düşen öğrenci sayıları çoğalmıştır. Bu durumdaki sınıf ve okullarda sosyo, kültürel, kimlik ve dil farklılıklarından kaynaklı zorluklar, Gaziantep’teki eğitim sorunları hacmini daha da büyütmüştür. Gaziantep’teki eğitim gelişimi doğal olarak daha da geriye gidecektir. Belli mahalle ve bölgelerdeki okullarda yoğun Suriyeli öğrenci yığılmasını önleyecek, tüm okullara dengeli dağılım yapılacak şekilde planlama yapılmalıdır. Mülteci çocukların eğitim hakları kendi sosyo, kültürel yapıları gözetilerek, uluslararası ülke ve kuruluşlarla ortak yürütülmelidir. Bu çocuklarımızın eğitimdeki uyum ve entegrasyonu mevcut eğitim durumunu geriletmeyecek şekilde planlanmalıdır. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Eğitimde 'bir şey yapmamız lazımın ötesinde kıyameti koparmamız lazım" dedi. Sayın bakana katılıyoruz. Bunun için yoksulluk sınırının çok altında çalışan eğitim çalışanlarına “insanca yaşanacak bir ücret “ sağlanmalı, ek gösterge 3600’e çıkarılmalıdır.”