Kıdem tazminatı düzenlemesi rafa kalktı

Kıdem tazminatı düzenlemesi rafa kalktı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) tarafından hazırlanan ’Çalışma Hayatında 10 Yıl’ (2003-2013) başlıklı raporun açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, Stratejik Düşünce Enstitüsü’nün birçok alanda ortaya koyuduğu çalışmalarla Türkiye’nin yarınlarına ışık tuttuğunu belirterek, "Bugün buradan 76 milyonu ilgilendiren çalışma ve sosyal güvenlik alanında çalışmaları özetleyen ilk rapor gündeme çıkmış bulunuyor. Türkiye’nin son 10 yılda her alanda aldığı mesafeyi görmek ve yarınlarımızı daha sağlıklı planlayabilmek için dünyanın ve Türkiye’nin geçirdiği evrelerin iyi bilinmesi gerekiyor. Geçmişte yaşananları bilmezsek bugün elde ettiğimiz kazanımların ne anlama geldiğini anlamakta zorlanırız. İnsanlık tarihine baktığımız zaman değişim ve gelişim süreçleri ağır bedellerin ödenmesi neticesinde elde edilmşi süreçlerdir" şeklinde konuştu.

"TAKSİM KONUSUNDA ISRAR EDENLERİ ANLAMAKTA ZORLANIYORUZ"

"Yıllırca tabu haline gelen 1 Mayıs’ın tatil ilan edilmesi de 2009 yılında hükümetimiz tarafından gerçekleştirildi" diyen Bakan Çelik, "Taksim meydanında yaşanan üzücü hadiseler 37 vatandaşımızın hayatınını kaybetmesine neden olaydan sonra 1980 ihtilali ile birlikte 1 Mayıs yasaklanmıştı. Konfederasyon başkanlarıyla oturduk neticede Emek ve Dayanışma Günü olarak 1 Mayıs’ın tatil edilmesini sağladık. Belli çevreler 1 Mayıs’ın tatilini beklemiyordu. Biz hep bu sürprizleri yaptık. Bu taleplere cevap veren hükümet olarak 1 Mayıs tatil edildi. Öncelikle tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum. Bu emek ve dayanışma, emek kesiminin sorunlarının gündeme geleceği ve dayanışmanın sağlanacağı bir gün. Bunları Türkiye’nin dört bir tarafından konuşma imkanı veren tatil günü. Kamunun tahsis etmiş olduğu, kamu güvenliği açısından sorun teşkil etmeyen yerlerde 1 Mayıs’ı kutlama imkanı verken Taksim konusunda ısrar edenleri anlamakta zorlandığımızı ifade etmek istiyorum. Taksim artık şehrin merkezi. Geçmiş yıllarda ara sokaklarda artniyetli bazı kişilerin kamu güvenliğini nasıl zedelendiğini görmüş bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.

BAKAN ÇELİK’TEN SENDİKALARA 1 MAYIS ÇAĞRISI

Bakan Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu görüşmenin neticesinde Taksim’de ısrarı olan sendikalara buradan sesleniyorum. ’Sizin bir adım atma imkanınız yok mu kamu güvenliği açısından siz söyleyin, siz bir çözüm getirin’. Evet, bu yıl madem kamu, elde ettiği bilgiler çerçevesinde burada değil de Yenikapı’da veya başka alanlarda Taksim’in ve 1 Mayıs’ın kutlanmasıyla ilgili bir tavır ortaya koyuyorsa ’siz bir adım atın’ diyelim. Tek taraflı diyalog olur mu, tek taraflı adım atmak olur mu. Biz bu konuda 1 Mayıs’ın tatil edilmesinden alınız, 1 Mayıs’ın her yerde kutlanmasıyla ilgili her defasında sosyal taraflarla diyalog içerisinde çözüm bulmuşken, bugün en büyük konfederasyonlar farklı alanlarda bu kutlamayı yaparken bu ısrar neden. En büyük işçi konfederasyonu Kadıköy’de, en büyük memur konfederasyonu Diyarbakır’da bu kutlamaları yapıyor ama ısrarla belli kesimler orada anma programını yapma imkanları varken ve diğer alanlara İstanbul Valiliği 300 otobüs tahsis etmiş bulunuyor. Taksim konusunda ısrarlarını doğrusu anlamakta zorlandığımızı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum. Birlikte eğer yönetimden bahsediliyorsa evet, birlikte kararlar alabilmeliyiz, birlikte toplumun huzurunu, kamu güvenliğini dikkate alarak çözümler de üretebilmeliyiz. Malesef bazı sendikalarla bu noktada henüz aynı noktaya gelemediğimizi de vurgulamak istiyorum."

KIDEM TAZMİNATI

Kıdem tazminatını taraflarla uzlaşamadıkları için rafta bekletiklerini söyleyen Çelik, "Bu, birey olarak işçinin kazanımları açısından çok önemlidir. Hangi açıdan bakarsanız bakın mevcut sistemi sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır. Yüz işçiden 90’ının yararlanmakta zorlandığı bir tazminat, tazminat değil. Bunu artık konfederasyon başkanlarının tabanlarıyla görüşmesi gerekiyor. 12 milyon işçinin yararlanma imkanı varken, biz neden 1 yıl çalışma süresini getirip, 12 ay çalışmasına rağmen bu işçinin tazminattan yoksun bırakılmasına seyirci kalalım? İşçilerin ciddi hak kaybına uğramasına seyirci kalmamak gerektiği düşüncesindeyiz" ifadelerine yer verdi. Taşeron işçilerle ilgili çalışmayı tamamladıklarına işaret eden Çelik, kamu kurumlarının tümüyle sendikalarla enine boyuna konuşulduğunu ifade etti. Alt işveren işçisinin olacağını anlatan Çelik, buradaki haksızlıkları, sömürüyü, emeğin israfını ortadan kaldıracak bir yaklaşımın sergilenmesi gerektiğini ifade etti.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sendika Haberleri