Eğitim-İş, Serap öğretmene linç girişimine karşı hukuk mücadelesi başlattı

Eğitim-İş, Serap öğretmene linç girişimine karşı hukuk mücadelesi başlattı

 

GAZİANTEP- ANIL ŞAHİN;  Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, “Yıkın Heykellerimi” başlıklı şiirini okuyan Serap Öğretmen’in Valilik tarafından açığa alınmasına, tepki göstererek, “Bu Ortaçağcı tutumun açık göstergesidir. Cumhuriyet karşıtı gerici linç girişimlerinin sonuna kadar karşısında olacağız. Cumhuriyet'e sahip çıkan öğretmenimizle gurur duyuyor ve onun asla yalnız olmadığını ilan ediyoruz! Serap Öğretmenimizi haksız yere hedef gösterenlere de onu haksız yere mesleğinden etmeye çalışanlara da onların yürüttüğü bu hukuksuz sürece de hukuk savaşı başlatıyoruz” dedi.

 

10 Kasım Anma Törenlerinde, Şehitkâmil ilçesindeki Vicdan Ahmet Güner Ortaokulunda, Süleyman Apaydın’ın “Yıkın Heykellerimi” başlıklı şiirini okuyan Eğitim-İş üyesi Serap Öğretmen’in Valilik tarafından açığa alınarak hakkında soruşturma başlatılması nedeniyle 

Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay beraberindeki genel merkez yöneticileri ve bazı şube başkanları ile birlikte Gaziantep’e gelerek bu durama tepkilerini basın açıklaması ile dile getirdiler.

 

Eğitimİş Kadem Özbay beraberindeki Genel Mali Sekreter Hüseyin Selçuk, Genel Özlük-Hukuk ve TİS Sekreteri Orhan Yıldırım Gaziantep Şube Başkanı Ali Arpat ile çevre illerden gelen şube başkanları ve sendika üyeleri ile birlikte Kırkayak Parkından Valiliğin bulunduğu Demokrasi Meydanı’na kadar yürüyerek burada Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya bazı demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcileri de destek verdi.

 

 

Yürüyüş sırasında ve basın açılması okunurken sık, sık “Türkiye Laiktir, Laik Kalacak”, “Serap Öğretmen Yalnız Değildir”, “Gün Gelecek, Devran Dönecek, AKP Halka Hesap Verecek”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz” sloganları atıldı.

 

Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla Gaziantep'te bir ortaokulda düzenlenen törende Atatürk devrimlerini öven şiiri okuduğu gerekçesiyle açığa alınan sendika üyesi Serap Öğretmen’in yalnız olmadığını, Cumhuriyet karşıtı gerici linç girişiminin karşısında olmak ve hukuksuz cezalandırmaya karşı adalet talep etmek için Gaziantep’te geldiklerini açıkladı.

 

Gericilerin linç girişimlerine karşı asla sessiz kalmayacaklarını hatırlatan Eğitimİş Genel Başkanı Özbay, “Bugün burada; Cumhuriyet alerjisini saldırganlığa dönüştüren ve iktidara yaranmak için yarışa giren yöneticiler nedeniyle bulunuyoruz. Bugün burada; oturdukları koltukların Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet sayesinde var olduğunu unutanlar nedeniyle bulunuyoruz. Bugün burada; "lütfen" demek için değil "haddinizi bilin" demek için bulunuyoruz.

 

Bilindiği üzere Şehitkamil Vicdan-Ahmet Güner Ortaokulu’nda 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla düzenlenen tören, gericilerde büyük bir rahatsızlığa yol açmıştır. Töreni hazırlayan yazı kurulunda olan ve törende şair Süleyman Apaydın'ın Cumhuriyet'i öven ve Atatürk'ün aydınlık fikirlerinin altını çizen "Yıkın Heykellerimi" adlı şiirini okuyan Türkçe öğretmeni üyemiz Serap Arıkan takdir edilecek yerde hedef haline getirilmiştir.

 

"Eşit olmasın diyorsanız kadınla erkek / Karaçarşafa girsin diyorsanız / Yobazın gazabından ürkerek / Diyorsanız ki okumasın / Kadınımız kızımız / Budur bizim alın yazımız / Unutun tüm dediklerimi" dizelerinin yer aldığı şiirin okunduğu tören, önce Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen Hür Dava Partisi'nin (HÜDA-PAR) yayın organı tarafından sözlü saldırıya uğramıştır. Şiirin İslama hakaret olduğunu ileri süren yayın organı akıl almaz biçimde şiiri okuyan üyemizi karanlık emelleri olmakla itham etmiştir.

 

Gerici çevrelerin adına haber bile denemeyecek bu provokatif metni elden ele paylaşmasının ardından Gaziantep Valisi Davut Gül de ne yazık ki öğretmenimizi hedef gösteren bu kervana katılmış ve gece yarısı sosyal medya hesabından "dini değerleri aşağılayan ‘şiir’ konusunda soruşturma açılmıştır" notunu paylaşmıştır.” dedi.

 

15 Kasım 2021 tarihi itibariyle hem okul müdürünün hem de üyemizin açığa alındığı ilan edildiğini hatırlatan Eğitim İ Genel Başkanı Özbay şöyle devam etti;

 

 “Gurur duyulacak bir 10 Kasım töreninden Aziz Nesin'lik bir trajikomedi çıkarılmış, Atatürk'ü hakkınca ananlar akıl almaz biçimde cezalandırılmıştır. Hiçbir tutar yanı olmayan bu durumun en can alıcı kısımları ise şunlardır:

 

-Söz konusu şiir, MEB'in yasaklı listesinde değildir. Bu şiir hakkında bilinen hiçbir yargı kararı yoktur ve hatta birçok okulda 10 Kasım törenlerinde sıklıkla okunan şiirler arasındadır. Dolayısıyla burada suç olmayan bir eylemden, sırf rahatsız olan gericileri memnun etmek için suç çıkarılmaya, aydın bir eğitimci kurban edilmeye çalışılmaktadır.

 

- İdari bir soruşturmada karar verici son merci olan Vali'nin bu konuda önceden kanaat beyan etmesi de tarafsızlık ilkesiyle çelişmiştir. Nasıl ki bir davaya bakan hakimin o davanın karar duruşmasından önce kamuoyuna kanaat beyanında bulunması "ihsası rey" kabul ediliyorsa, vali de daha konuya ilişkin incelemeler başlamadan vereceği kararı ilan ederek idari işleyişi çiğnemiştir.

 

Her şeyden önce söz konusu şiire ve onu okuyan eğitim emekçisine karşı bu kadar düşmanca bir tavır, anlaşılır ve kabul edilir değildir. Üfürükçülerden, şeyhlerden değil bilimden, çağdaşlıktan medet umulması gerektiğinin altını çizen; Cumhuriyet'in devrimleri sayesinde teba değil millet olduğumuzu vurgulayan bu şiir, din ve dindarlıkla değil, yobazlık ve tehlikeleriyle ilgilenmektedir. Bu şiirden "İslam'a hakaret" suçlamasını çıkarmak için, şiirde bahsedildiği gibi kız çocuklarının okumasını engelleyen yobazlığı dindarlık zannetmek gerekmektedir -ki asıl bu zihniyet, başlı başına "İslam'a hakaret" demektir. 

Biliyoruz ki bu yaşananların karanlık bir kompozisyonu vardır.

 

Kaldı ki söz konusu şiire ve onu okuyan eğitim emekçisine karşı bu kadar düşmanca bir tavır, anlaşılır ve kabul edilir değildir.”

 

Büyük önder Atatürk'e dil uzatan okul yöneticileri, İngilizlere yaranmak için Kuvayi Milliyeciler hakkında ölüm fetvası veren İskilipli vatan hainini anan mülki amirler hâlâ koltuklarını korurken Cumhuriyet sevdalıları bu hukuksuz cezalarla sindirilmek istendiklerini hatırlatan Özbay, “Bu işleyişle Anayasa'daki Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun ile Cumhuriyet için önemli günlerin hakkınca kullanılmasını emreden Milli Eğitim Temel Kanunu hiçe sayılmaktadır. Cumhuriyet'i sindiremeyenlerin nefretleriyle yarattığı bu tablo, baştan aşağıya hukuksuzdur.

 

Serap Öğretmenimizi haksız yere hedef gösterenlere de onu haksız yere mesleğinden etmeye çalışanlara da onların yürüttüğü bu hukuksuz sürece de hukuk savaşı başlatıyoruz!

Basın açıklamamızı yüreğinde bu ülkenin kurucularına dair biraz olsun vefa bulunan, Cumhuriyet'i ve devrimlerini biraz olsun idrak edebilmiş kimsenin rahatsız olmayacağı o güzel şiiri okuyarak sonlandırıyoruz” dedi.

 

Bu arada toplantıya katılan Serap Öğretmen ise merkez yönetim kurulu üyeleriyle yaptığı görüşmede yalnız bırakmayan, Cumhuriyeti sahipsiz bırakmayan Eğitim-İş örgütüne teşekkür ettiğini, destek olan herkesle gurur duyduğunu aynı zamanda Eğitim-İşli olmaktan da gurur duyduğunu ifade etti.

 

Bu arada konuyla ilgili olarak Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürü ile görüşen Eğitimİş Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, bu hukuksuzluğun derhal ortadan kaldırılması ve Serap Öğretmenin haklarının iade edilmesi gerekliliğini dile getirdi. Sendikanın Gaziantep Valiliğinden talep ettiği görüşme ise “Vali şehir dışına çıktı” gerekçesiyle yapılamadı. www.yenicizgihaber.çcom YENİ ÇİZGİ 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sendika Haberleri