Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım; Hiçbir uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimin karşılığı olamaz
GAZİANTEP- BEKİR ŞAHİN; Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş ) Genel Başkanı Orhan Yıldırım, pandemi sürecinde eğitimin yanı sıra öğretmen ve öğrencilerin kaderine tek edildiklerini belirterek, “Çözüm önerilerimize Milli Eğitim Bakanlığı hep kulak tıkadı. Cumhurbaşkanı öğrencilere 500 bin tablet sözü verdi, ama birinci dönem bitecek şuana kadar dağıtılan tablet sayısı 50-60 bin civarında. Yazın bunu halledip eylül ayında öğrencilere dağıtabilirlerdi. Milli Eğitim Bakanlığı pandemi sürecini iyi yönetemedi, sınıfta kaldı” dedi
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş ) örgütlerini ziyaret ederek sorun ve sıkıntılarını dinlemek, aynı zamanda eğitim süreciyle ilgili öğretmenlerin karşılaştıkları sorunları yerinde öğrenmek, amacıyla yurt genelindeki şubeleri ziyarete başlayan Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım, bu kapsamda bölgede ilk olarak Gaziantep, daha sonra Kahramanmaraş ve diğer çevre illerdeki sendika şubelerini ziyaretine başladı.
BİRİNCİ VE İKİNCİ DÖNEM ÖĞRENCİLER İÇİN KAYIP DÖNEM OLDU
Gaziantep Eğitim İş Şubesi’nde başkan Ali Arpat ve yönetim kurulu tarafından karşılanan genel başkan Orhan Yıldırım, şubenin sorunlarını dinledi. Bu arada hükümetin uzaktan eğitim uygulamasının da fiyasko ile sonuçlandığına dikkat çeken Yıldırım, mart ayından buyana uzaktan eğitim sisteminde öğrencilerin yararlanamadığını belirterek,
“Uzaktan eğitimin önce alt yapısı oluşturulmalıydı. Mart ayından buyana 4-5 milyon öğrenci eğitim alamıyor ve perişan halde. Söz verilen tabletlerin büyük çoğunluğu halen dağıtılmadı. Geçen yılın ikinci dönemi ile, bu yılın birinci dönemi öğrenciler için kayıp dönem oldu” dedi.
Cumhurbaşkanı tarafından söz verilen 500 bin tabletlerin bile dağıtılmadığını, söz verilen tabletlerin ihalesi yapılıp eylül ayında okullar açıldığında öğrencilere dağılmış olsaydı bugün bu sıkıntıların çoğu olmazdı diyen Orhan Yıldırım, “Tableti olmayan, interneti olmayan öğrenci uzaktan eğitime erişemedi, eğitimini alamadı. Bu durumda eğer telafi eğitimler yapılmaz eğitimde fırsat eşitliği sağlanmaz da öğrenciler LGS ve YKS gibi sınavlarda başarısız olurlarsa, bunun faturası öğrencilere kesilemez. Bundan öğrenciler hem sorumlu olamaz dava konusu olur, hem de hukuki bir sorun oluşur, aynı zamanda vicdani de olmaz” diye konuştu. www.yenicizgihaber.com
PANDEMİ SÜRECİNİ İYİ YÖNETEMEDİ, SINIFTA KALDI
Köy okullarının derhal açılarak şehirlerdeki kalabalıkların azaltılması gerektiğini ifade eden Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım şöyle devam etti;
“5 Milyon öğrenciden 1 milyon 300 bini köylerden şehire eğitim, öğretim için gidiyor. Eğer köy okullarının bakım ve onarımı yapılır, gerekli önlemler alınarak eğitime açılırsa şehirlerde hem bulaş riski azalır, hem de yoğunluk azalır. Belediyeler zaten bu konuda gönüllü olarak okulların bakımlarını yapmaya, malzeme desteği vermeye hazır bu değerlendirilmeli. Eğer bu 1 milyon 300 bin öğrenciyi şehirden çekip köylerde eğitim verilirse, aynı zamanda şehirdeki sınıflarda seyreltilmiş olur, risk daha da azalır, öğrencilerde eğitim öğretime kolay ulaşmış olur. O zaman tablet ihtiyacı 5 milyon değil, 3 milyona 700 bin gibi bir rakama düşer. Biz bunu daha önce önerdik. Ancak alt yapısı olmayan bir sistemde, uzaktan eğitime geçildi ve bunun doğru olmadığını, sıkıntılı olacağını ifade ettik, bizi dinlemediler, şimdi tekrar uzaktan eğitime geçilme kararı alındı. Yani Milli Eğitim Bakanlığı pandemi sürecini iyi yönetemedi, sınıfta kaldı.”
HİÇBİR UZAKTAN EĞİTİM, YÜZ YÜZE EĞİTİMİN KARŞILIĞI OLAMAZ
Bu süreçte örneğin birinci sınıfa başlayan öğrenci eğitim almadan 2. sınıfa geçtiğini, 11.sınıf öğrencisi konuları göremeden 12. sınıf geçtiğini öğrencilerin eğitim almadan diplomalarını aldıklarını vurgulayan Eğitim İş Genel Başkanı Yıldırım, “Hiçbir uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimin karşılığı olamaz. Uzaktan eğitim sadece öğrencilerin eğitimden soğumamasına yöneliktir, başka bir faydası yoktur” diye vurguladı.
SAĞLIKÇILARDAN SONRA AŞI EĞİTİMCİLERE UYGULANSIN
Bu nedenle Aşı ile birlikte okullardaki hijyen koşulların karşılanması aşının sağlıkçılardan sonra eğitimcilere uygulanması gerektiğine dikkat çeken Orhan Yıldırım, “Gerekli önlemler alınarak, köy okulları başta olmak üzere okullar derhal açılmalı. Atanamayan öğretmenler atanmalı görev yapan kadrosuz öğretmeneler, kadro verilmeli ve hiçbir öğretmen dışardan bırakılmadan eğitim sürecine dahil edilmeli. Öğretmenlerin ücretlerinden kesintiler yapılmamalı, moral ve motivasyonları bozulmamadan, bu süreci daha az hasarla atlatmanın koşulları oluşturulmalı” şeklinde konuştu. www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ