BES Gaziantep Şube: İnsanca yaşayamaya yetecek ücret istiyoruz!

BES Gaziantep Şube: İnsanca yaşayamaya yetecek ücret istiyoruz!

 

 

GAZİANTEP- BEKİR ŞAHİN;  Büro Emekçileri Sendikası (BES) Gaziantep Şubesi adil bir ek gösterge sistemi, halktan yana bütçe, gerçek bir toplu pazarlık, vergide adalet ve mülakat uygulamasının kaldırılmasını talep etti. Şube K.Sekreteri Yunus Çiçek, “Ekonomik kurtuluş savaşı vb. söylemlere artık herkes doydu, emekçiler, küçük esnaf, köylü zorda herkes geçim derdindeyken parası olanın spekülatif yöntemlerle parasını katladığı bir süreçten geçiyoruz. İktidar ve çevresinde yer alan küçük bir azınlık adeta lale devri yaşarken Türkiye’nin dört bir yanından geçinemiyoruz haykırışları yükselmeye devam ediyor” dedi. Çiçek,  Türkiye’deki mevcut iktisadi değerlerin haraç-mezat satılması için zemin hazırlanarak uluslararası rekabeti ucuz emek üzerinden yapılmasının hedeflendiğini kaydetti.

 

Büro Emekçileri Sendikası (BES) Gaziantep Şubesi tarafından Adliye binası önünde gerçekleştirilen basın açıklamasına şube yönetimi ve  üyelerin yanı sıra bazı demokratik kitle örgütleri katıldı.  

Ortak basın açıklamasını BES Gaziantep Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ve K.Sekreteri Yunus Çiçek yaptı. Açlık ve yoksulluk sınırı rakamları dikkate alınarak asgari ücretin açlık sınırı rakamlarının altına düşürülmemesi ve vergi dışı bırakılması, yoksulluk rakamının en alt vergi diliminden vergilendirilmesi, zorunlu mal ve hizmetlerden alınan dolaylı vergilerin kaldırılmasını söyleyen Çiçek, toplu sözleşme masasının yeniden kurulması, adil bir ek gösterge sistemi, kamuda mülakatın kaldırılması, sözleşmeli Kamu Emekçilerine kadro verilmesi, tüm ödemelerin emekli keseneğine yansıtılması gibi talepleri kamuoyu ile paylaştı.

 

 

BU GÜNLERİ DE GÖRDÜK! MAAŞLARIMIZ ASGARİ ACRETİN ALTINDA

2022 yılı bütçe görüşmeleri, Orta Vadeli Program derken aniden ortaya atılan Yeni Ekonomik Model (YEM) hamlesi ile ekonominin alt üst olduğu bir sürece girildiğini kaydeden Yunus Çiçek, TL tüm ülke paraları karşısında hızla değer kaybederken işin içinden dış güçler vb. klişe söylemlere çıkılamadığı bir süreçte bu söylemlere artık kimse inanmıyor

 

Yeni Ekonomik Model; düşük faiz ortamı ile yatırımların desteklenmesi, büyümenin ve istihdamın sürdürülebilir olması, rekabetçi kur avantajı ve yatırımların arttırılmasıyla ihracatın arttırılması, ithalatın düşürülmesi sonuç olarak da cari açığın cari fazlaya evrilmesi ile de dış borç bağımlılığına son verilmesi olarak özetleniyor. www.yenicizgihaber.com

 

Maliye politikasına yönelik olarak ise, “Dolaylı vergilerin azaldığı, doğrudan vergilerin arttığı çağdaş bir bütçe anlayışına geçmekten bahsediliyor.

 

Yeni Ekonomik Model olarak ifade edilen uygulamalar gerek 2022 bütçesi, gerekse de 2022-2024 Orta Vadeli Programı daha uygulamaya konulmadan hükümsüz kılmıştır. 2022 yılı için asgari ücretin 4.253 TL olarak belirlenmesi ile birlikte hükümet kanadından “tarihi artış, müjde, işçiyi enflasyona ezdirmedik” söylemleri yükselirken, milyonlarca Kamu Emekçisinin maaşı uzun yıllar sonra asgari ücretin altında kaldı.

 

Yandaş sendika Memur-Sen’in imzaladığı toplu sözleşme uygulamaya bile geçmeden hükmünü yitirirken, öngörüsüzlükleri bir kez daha tescil oldu. Yılbaşından bu yana maaş ve ücretlerde ortaya çıkan reel kayıpları %50’lik artışlar bile kapatamazken Kamu Emekçileri için %5 zamma imza atanların yüzleri bile kızarmadığı gibi, bir süre sonra Yeni Ekonomik Model olarak ortaya atılan uygulamaların en ateşli savunucusu olacakları da ortadadır.

 

Ekonomik kurtuluş savaşı vb. söylemlere artık herkes doydu, emekçiler, küçük esnaf, köylü zorda herkes geçim derdindeyken parası olanın spekülatif yöntemlerle parasını katladığı bir süreçten geçiyoruz. İktidar ve çevresinde yer alan küçük bir azınlık adeta lale devri yaşarken Türkiye’nin dört bir yanından geçinemiyoruz haykırışları yükselmeye devam ediyor.”

 

 

Türkiye’deki mevcut iktisadi değerlerin haraç-mezat satılması için zemin hazırlarken, uluslararası rekabeti ucuz emek üzerinden yapmayı hedeflediklerini kaydeden Yunus Çiçek   “TL ile döviz alanları ihanetle, ahlaksızlıkla suçlayan iktidar, kamu özel işbirliği projelerine garantili ödemeleri dolar üzerinden yapmaya devam etmektedir.

 

Başta enerji olmak üzere ağırlıklı olarak mamul, yarı mamul ve hammaddede dışa bağımlı olan Türkiye’de neredeyse her şey Dolar üzerinden fiyatlanırken, sıra emekçilere gelince “Dolarla mı maaş alıyorsunuz?” diyerek işin içinden çıkılmaya çalışılmaktadır.

 

Bir bakan çıkıp “dolarla mı maaş alıyorsunuz? “der diğer bakan bir haber kanalında ekonomi yorumu beklerken “gözlerime bakar mısınız? Ne görüyorsunuz” diyor böyle alakasız insanların ekonomiden sorumlu olduğu bir dönemde sayın bakan siz de emekçilerin bir kere olsun gözlerine bakın ve ne dediğini anlayın? Şüpheliyiz anlayacağınızdan ama gelin anlatalım ya da söylemlerimizi dinleyin.

 

Emekçiler dolar ile maaş alamıyor ama maaşı dışındaki her şeyi dolar ile alıyor.  Yollar ve köprüler geçiş garantili, havaalanları uçuş garantili derken; artık faizler hazine garantili.

 

Evde otururken geçmediğin yola gitmediğin havaalanına para öderken şimdi de bankada parası olana döviz karşısındaki zararını hazine ödeyecek yani bizler emekçiler ödeyecek.”

 

GEÇİNEMİYORUZ! SİYASİ İKTİDARI TOPLU SÖZLEŞME MASASINA ÇAĞIRIYORUZ!

 

Türkiye’nin içinde bulunduğu belirsizlik riskleri de beraberinde getirmekte olup zorunlu olarak tükettiğimiz mal ve hizmetler son 6 ayda iki üç kat artmıştır.

Asgari ücretten gelir vergisi alınmaması olumlu olmakla birlikte yeterli değildir.

Bilindiği üzere daha önce vergi iadesi şeklinde gerçekleştirilen ve ücretliler üzerindeki dolaylı vergi yükünün azaltılmasını amaçlayan uygulama 2006 yılında çalışanların zararına olacak şekilde asgari geçim indirimine dönüştürülmüştü. Önümüzdeki yıl uygulanacak kanunla agi kaldırılması ve tüm ücret gelirlerinin brüt asgari ücret tutarı (5004) kadar olan kısmının gelir vergisinden muaf tutulması kararlaştırıldı.

Peki gerçekten Kamu Emekçisine vergi muafiyeti bu uygulama ile büyük kazançlar getirilmiş gibi gösterilse de maaşlara yansıma 100-400 TL arasında bir farka sebep olacak.www.yenicizgihaber.com

 

 

TALEPLERİMİZ;

Rakamların hızlı bir şekilde anlamsızlaştığı bir süreçte açlık ve yoksulluk sınırı rakamları dikkate alınarak asgari ücretin açlık sınırı rakamlarının altına düşmemesi sağlanmalı, tüm emekçiler için açlık sınırı rakamları vergi dışı bırakılmalıdır.

Yoksulluk rakamı en alt vergi diliminden vergilendirilmeli, zorunlu mal ve hizmetlerden alınan dolaylı vergiler kaldırılmalıdır.

Kamu Emekçileri için acil olarak toplu sözleşme masası kurulmalı ilk olarak reel kayıplarımız karşılanmalı, üzerine refah payı verilmelidir.

Adil bir ek gösterge, kamuda liyakat için mülakat kaldırılmalı, sözleşmeli Kamu Emekçilerine kadro verilmesi başta olmak üzere birikmiş sorunlarımız çözülmelidir.

Emekçilerden alınan vergi kaldırılmalı ve AGİ ödemesi devam etmelidir.

Tüm ödemelerin emekli keseneğine yansıtılması böylelikle kamu emekçisinin emeklilikte daha da sefalete sürüklenmesinin önüne geçirilmesi sağlanmalıdır. www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sendika Haberleri