Sağlıkçılar Şanlıurfa için Covid 19 Pandemi Raporu hazırladı

Sağlıkçılar Şanlıurfa için Covid 19 Pandemi Raporu hazırladı

              

ŞANLIURFA-YENİÇİZGİ; Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ( SES )  Şube Yönetim Kurulu Adına Şube Eşbaşkanı Salih Karataş, Urfa da 1 Haziran öncesi toplamda yaklaşık 400 civarında olan hasta sayısı, normalleşme süreci ve sosyal izolasyon kurallarının gevşetilmesi ile birlikte hasta sayısında sıçrama olmuş ve müdahalelerin yetersizliğinden dolayı adeta salgının yayılmasına ortam hazırlandığını belirterek, “Şanlıurfa da Pandemi süreciyle ilgili öneri ve işbirliği geliştirmek amacıyla İl Sağlık Müdürlüğünden randevu taleplerimiz olmuş ancak her seferinde talebimiz reddedilmiştir. Hastalıkla mücadele boyutunda etkin ve etkili bir hizmetin sunulabilmesi için alandaki tüm kurum/kuruluş ve Sivil Toplum Örgütleriyle işbirliğinin yapılmalıdır” dedi.

 

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ( SES )  Şube Yönetim Kurulu Adına Şube Eşbaşkanı Salih Karataş, ülkemizde COVİD 19 pandemisiyle ilgili ile kısıtlamaların bir kısmının serbest bırakılmasıyla birlikte hastalığın daha da yaygınlaştığı görüldüğünü belirterek, Şanlıurfa, covid-19 pandemisinin geldiği son nokta ipin ucunun kaçtığı yer olduğunu söyledi.

 

Urfa’da günlük 300-400 civarında vaka tespit edildiğini ileri süren SES Şube EşBaşkanı Karataş tüm bunlarla birlikte test yapılma konusun da son derece direnç gösterilmekte, adeta filyasyonun en temel kuralı olan temas öyküsünü al, test yap ve izole et mantığı tamamen ortadan kaldırıldığını ileri sürerek, “Vaka sayılarının az olduğu,  izolasyon ve filyasyon kurallarının sağlıklı bir şekilde uygulandığı dönemde salgının kontrol altına alındığı görülmekle birlikte, 1 Haziran sonrası gerek siyasi kaygılar, gerek sosyo-ekonomik kaygılar ve gerekse sağlık yöneticilerinin yetersizliğinden kaynaklı salgın ilimizde kontrol dışına çıkmıştır. Bu durum halkımızı ve sağlık emekçilerini kendi kaderlerine terk edilmelerine neden olmuştur. Tüm bunların altındaki temel sorunlar aşağıda özetlediğimiz şekildedir” diye ifade ederken hazırladıkları raporu şöyle açıkladı;

 

ŞANLIURFA İÇİN COVİD 19 PANDEMİ

1-Her ne kadar evde kal denilmekle birlikte sosyoekonomik nedenlerden dolayı insanların birçoğu çalışmak ve geçimini sağlamak zorunda kalmıştır. Dinamik nüfusun mobilizasyonu salgının kontrolünü sağlamakta zorluklar yaşatmıştır.

2- ilimiz sosyal yapısından kaynaklı taziye, düğün, sıra geceleri vb. Sosyal katılım alanlarının yoğun olmasından kaynaklı pandeminin toplum içinde hızla yayılmasına neden olmuştur.

3-salgının ilk başından beri İl Sağlık Müdürlüğü ve Halk Sağlığı Müdürlüğü’ nün sağlıklı bilgilendirme ve uyarı yapmaması, var olan hastaların gizlenmesi, halkta bir rehavet oluşturmuş bu durum halkta uzun süre bu hastalığın olmadığına ve/veya yayılamayacağına dair genel bir kanaatin yerleşmesine neden olmuştur.

4-pandeminin ilk dönemlerinde yetersizlikler olsa dahi filyasyon kuralları uygulanmış, pozitif vakaların olduğu binalar karantina altına alınmış, kolluk gücüyle ortaklaştırılmış ve karantina uygulanmıştır. Fakat normalleşme süreci itibariyle bu kuralların tamamı gevşetilmiş ve hatta çoğu yerde fiilen kaldırılmıştır.

5-Günümüzde Pozitif vakaların olduğu hanelerde hiçbir karantina tedbiri uygulanmamakla birlikte, ortak kullanım alanlarında ve hanelerin diğer bireyleri ile temas vs gibi durumlar kişinin insiyatifine bırakılmıştır.

6- pozitif çıkan kişilerin kendi kaderine terk edilmesinden dolayı, insanların kendi çözümünü üretme içgüdüsüyle hareket etmelerine neden olmuş, bunun sonucunda; pozitif vakalar karantina kurallarına uymamış, rahatlıkla yer değiştirmiş ya da temaslı aile fertlerinin yer değiştirmesine müsaade etmiştir. İnsanlardaki bu anlayış hastalığın başkalarına bulaşmasına ve yayılmasına neden olmuştur.

7- COVİD -19 Semptomları olan kişiler hastanelere başvurduklarında;  test yapmak konusunda dirençle karşılaşmaktadırlar. Sağlık kurumları arasındaki koordinasyon bozukluğundan kaynaklı hasta sirkülasyonu artmakta, bu da hastalığın yayılım hızını arttırmaktadır. Ayrıca Sağlık kurumlarında hastaların test yapma taleplerinin yerine getirilmemesi sağlıkta şiddet ortamına zemin hazırlamaktadır. 

8-Sağlık emekçilerine düzenli test yapılmamakta,  Sağlık çalışanı semptomları olmasına rağmen çalışmak zorunda bırakılmakta ve test yapma konusunda dirençle karşılaşmaktadır. Büyük bir risk içerisinde hizmet vermeye çalışan sağlık çalışanlarının bu durumu normal hastalara dahi hastalığın bulaşma olasılığını arttırmaktadır. Hastanelerin adeta hastalığın yayıldığı merkezler haline gelmesine neden olmaktadır.

9-filyasyon ekiplerinin sayı ve niteliğinin yetersizliğinden kaynaklı pozitif çıkan ve ev karantinasına alınan kişilere ya telefonla ulaşılıyor veya evine gidildiğinde ilaçlar rastgele veriliyor. Ayrıca Telefonla aranan hastalara ise ilaç ulaştırılamamaktadır.

10-Birçok hastanelerde koruyucu ekipmanla ilgili eksiklikler baş göstermiş ve bazı ilaçların stoklarında sorunlar çıkmaya başlamıştır.

11- Pandemi ile mücadele boyutunda canları pahasına çalışan sağlık çalışanlarının aşırı iş yükü ve sağlık alanında döner sermayelerinin kesilmesiyle birlikte sağlık emekçileri adete tükenmişlik sendromunu yaşar hale gelmişlerdir.

ÖNERİLERİMİZ

1-Evde izolasyondan derhal vazgeçilmeli, uygun izole alanlar oluşturulmalıdır.

2-Semptomu veya temas öyküsü olan herkese test yapılmalıdır.

3-Filyasyon ekiplerinin sayı ve niteliği artırılmalıdır.

4-Sağlık emekçilerinin sayısı artırılmalı, görevlendirme adı altında mobingden vazgeçilmeli, yıllık ve idari izinler kullandırılmalı. KHK ile hukuksuz bir şekilde işinden edilmiş sağlık emekçileri göreve derhal iade edilmeli, sağlık emekçilerine düzenli test yapılmalıdır. Sağlık emekçilerine misafirhane tahsis edilmelidir.

5-Koruyucu ekipman ve ilaç stokları öngürülebilir düzeyde artırılmalıdır.

6- Yerel yönetimler ile eşgüdüm içinde çalışılmalı, gerekli dezenfeksiyon ve hijyen ortamı sağlanmalıdır.

7-Bilginin halka paylaşılması ve bilgiye ulaşım şeffaf olmalıdır

8-İl Pandemi Kurullarında sağlık meslek örgütleri ve sivil toplum kurumları yer almalıdır.

9- Vatandaşlara ve göçmenlere ana dilde sağlık hizmeti verilmelidir ve bilgilendirme yapılmalıdır.

10- Sosyal Hukuk  Devleti  olmanın gereği;  halka ihtiyacı olan  temizlik malzemesi, dezenfektan ve maske  ücretsiz olarak verilmelidir.

11- pandemi ile mücadele boyutunda canları pahasına çalışan sağlık çalışanlarının döner sermayeleri erimiştir, pandemiye uygun çalışma koşulları oluşturulmalıdır.

12- sağlık alanındaki döner sermaye ve performans uygulamasının kaldırılıp; sağlık emekçilerinin emekliliğine yansıtılacak, insanca yaşanılabilinir, izinde ve raporda kesilmeyecek tek kalemde alabileceği maaş verilmelidir.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri