ADANA - Böbreklerde 40 yaşından sonra yaşlanmaya bağlı değişiklikler oluşmaya başladığını ve bu durumun 50-60 yaş arasında hızlandığını belirten Nefroloji Uzmanı Dr. Pınar Ergin, “Böbrek hastalıklarının ya da bozukluklarının tedavisinin ne kadar zor olduğu göz önüne alınırsa önlem almanın değeri daha iyi anlaşılacaktır” dedi.
Ergin, insanın sağlıklı bir şekilde hayatını devam ettirebilmesi belirli organlarının fonksiyonlarının azami ölçüde korumasına ve sürdürmesine bağlı olduğunu belirterek, "Hayati olarak kabul edilebilecek bu organlar arasında böbreklerimiz de oldukça önemli bir yer tutar. Çünkü böbreklerimiz vücudumuzda birçok önemli görev üstlenirler. 40 yaşından sonra böbreklerde yaşlanmaya bağlı değişiklikler oluşmaya başlar, bu durumun 50-60 yaş arasında hızlanır. Böbrek hastalıklarının ya da bozukluklarının tedavisinin ne kadar zor olduğu göz önüne alınırsa önlem almanın değeri daha iyi anlaşılacaktır” diye konuştu.
Ergin, ilerleyen yaşla beraber böbrek sağlığını korumak için yapılması gerekenleri şöyle anlattı:
"Halk arasında böbreklerin yalnızca kanı süzerek zararlı maddeleri idrar yoluyla dışarı atma görevini üstlendiği düşünülür. Oysa ki böbreklerimiz bunların dışında kan basıncını düzenler, kan hücrelerinin üretimi için gereken hormonları salgılar, su ve mineral dengesini sağlarlar. Hatta vücuttaki D vitaminini aktif hale getirerek kemik yapımızın sağlıklı olmasına bile katkı sunarlar.
Onlar da yaşlanıyor
Böbreklerin gelişimi doğumdan en geç iki yıl sonra tamamlanarak olgunluğa erişir ve işlevlerini eksiksiz olarak yerine getirmeye başlarlar. Süt çocuklarında böbreklerin idrarı yoğunlaştırma yeteneği azdır ve bu nedenle süt çocukları aşırı sıvı kaybından çok fazla etkilenirler. Böbreklerin işlevleri 40 yaşından itibaren ise belirli bir hızda gerilemeye başlar. Yaşlılıkta böbrek işlevlerinin gerilemesi, böbreklerin tüm arıtma etkinliklerinin de giderek azalmasına yol açar. Öyle ki 80 yaşında ölçülen değerler, genç bir erişkine ait değerlerin yarısına kadar iner.
İdrar yolu enfeksiyonları tehlikeli olabilir
İdrar yolu enfeksiyonu belirtileri bütün böbrek hastalıkları içinde en özel olanıdır. Bu hastalık ileri yaşlarda, özellikle de erkeklerde prostat büyümesinin çok rastlanan bir problem olması nedeniyle oldukça sık şekilde karşımıza çıkar. Yaşlılarda böbrek hastalıkları mümkün olduğunca erken dönemde tedavi edilmeli ve var olan bütün hastalıklara yönelik olmalıdır. Yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, idrar yollarındaki kimi enfeksiyonlar, metabolizma bozukluğuna bağlı hastalıklar zaten bozulmuş olan böbrek sağlığını tamamen olumsuz yönde etkileyerek kronik böbrek yetmezliğine gidişi de hızlandırır. Ayrıca tedavide kullanılacak ilaç
dozlarının da hastanın yaşının göz önünde bulundurularak düzenlenmesi çok önemlidir.
Düzenli kontroller aksatılmamalı
Böbreklerde ciddi sorunlara yol açabilecek hastalık belirtileri (Erkeklerde prostat büyümesi vb.) düzenli aralıklarla kontrol edilmeli ve ilaç uygulanırken dikkatli davranarak böbreğe zararlı etkisi olan koşulların düzeltilmesi gerekir. 65 yaş üstü bireylerin idrar yolu enfeksiyonlarına karşı duyarlılığı artar. Bunda idrar torbası kasında oluşan değişiklikler, erkeklerde prostat bezi büyümesi, kadınlarda ise idrar torbası ve rahim sarkmalarının artması önemli bir rol oynar. Böbreklerin idrarı yoğunlaştırma kapasitesinin azalmasına bağlı olarak geceleri sık idrara çıkma gibi yakınmalar artar. Enfeksiyonla birlikte idrar yollarını tıkayan bir bozukluğun da bulunduğu durumlarda enfeksiyonu giderebilmek için mutlaka tıkayıcı neden ortadan kaldırılmalıdır.
Kullanılan ilaçlara dikkat edilmeli
Özellikle 65 yaşından sonra kandaki üre ve kreatin oranı değişmese bile böbreklerin kanı temizleme kapasitesi düşer. Bu nedenle 65 yaş üzerindeki tüm bireylerin sıvı alımını ihmal etmemeleri ve hayvansal protein tüketimini azaltmaları oldukça önemlidir. Ayrıca, özellikle böbrek üzerinde olumsuz etkisi olan ilaçlar konusunda bilinçli olmak ve doktora danışmadan hareket etmemek gerekir."