Şehitkamil Belediyesi tarafından hayata geçirilen çöplerin geri dönüştürülmesi projesi 'MÖP' ağaç kurtarmaya devam ederken, ülke ekonomisine de katkı sağlıyor.Şehitkamil Belediyesi tarafından 'Çöpünüzle Möp'ünüzü karıştırmayın' sloganıyla hayata geçirilen çöplerin geri dönüştürülmesi projesi 'Möp' her yıl binlerce ağacın kesilmesini önlerken, ülke ekonomisine de katkı sağlamaya devam ediyor. Çöpe atılan kağıt, plastik, cam ve metallerin ekonomiye geri dönüşümü sağlamak amacıyla günlük 10 ton katı atık toplanırken, bu sayı yılda 4 bin ton Möp ulaşıyor. Bu sayede, 656 bin kilowatt enerji, 3 bin 500 ton su tasarrufu sağlıyor. Bu geri dönüşümle birlikte ise her yıl binlerce ağaç kesilmekten kurtuluyor.ÜLKE KAYNAKLARININ İSRAF EDİLMEMESİ İÇİN ÇABA SARF EDİYORUZKurulan tesisle ekonomik değeri olan çöplerin ayrıştırılarak ülke ekonomisine katkı sağlandığına değinen Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, “Ülkenin kaynaklarının israf edilmemesi adına ne yapabiliriz diye bunun kaygısını taşıyorduk. Özellikle çöp toplama ilçe belediyelerinde, bertaraf etmek ise büyükşehir belediyelerinde. Biz bu çöpleri toplarken, bu toplanan çöplerin içerisinde ekonomik değeri olan unsurları görünce bunların bertaraf edilmesini doğru bulmadık. Bu konuda bir proje hazırlamak istedik. Biz çöpü evsel atıklar olarak, möpü de değerlendirilebilecek geri dönüşümü olan unsurlar olarak değerlendirdik. Bu yüzden projenin adını Möp koyduk. Bizim asıl amacımız toplumsal bilinci arttırmak, vatandaşın bilinçli şekilde yerinde ayrıştırılmasını sağlamak. Fakat şuanda tam manasıyla başarmış değiliz. Ancak bu görmüş olduğunuz ayrıştırma tesisiyle ekonomik değeri olan unsurları ayrıştırarak ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz. Kademeli olarak amacımız; bunları yerinde ayrıştırarak, daha nitelikle çöp değil möp olarak değerlendirmesini sağlamak. Her yıl topladığımız binlerce ton möp ile 656 bin kilovat saat enerji ve 3 bin 500 ton su tasarrufu ederken, binlerce ağacında kesilmesini önlüyoruz. Bununla birlikte ülke ekonomisine de büyük katkılar sağlıyoruz. Bundan daha büyük bir kazanç olamaz. Çünkü kullandığımız çevre bize ait değil, torunlarımızın bize emanet bıraktığı unsurlardır. Biz bu çevreye çok iyi bakmamız lazım ki; bizden sonraki nesiller daha rahat yaşasın” açıklamasını yaptı.
