HDP, Karkamış'a düzenlenen roketli saldırı sonrası açıklama yaptı

HDP, Karkamış'a düzenlenen roketli saldırı sonrası açıklama yaptı

 

Gaziantep Karkamış'ta 3 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısı sonrasıyla ilgili HDP, Kobani ve Rojava yönelik misilleme saldırılara tepki gösterip kınadı. HDP açıklamasın da, Kobani ve Rojava savunmaktan ve sahiplenmekten bir an bile vazgeçmeyeceklerini ifade ettiler.

 

İstanbul'da İstiklal Caddesi'ni hedef alan hain terör saladrısında, 6 sivilin ölümüne, 81 kişinin de yaralanmasına, Mersin Mezitli’de polis memurunun ölümüyle sonuçlanan saldırılardan sonra TSK Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki terör hedeflerine Pençe Kılıç Harekatı ile misilleme yaptı.

 

Büyük darbe alan Suriye’deki terör örgütleri bu kez güney sınırlarının ötesinden ateşledikleri roketlerle sivil yurttaşlar öldü birçokları da yaralandı. Gaziantep'in Karkamış ilçesine düşen roketler ile 1'i çocuk 1'i öğretmen 3 kişi şehit oldu.

 

HDP, Kobani ve Rojava'ya sahip çıktı

Saldırıyla ilgili HDP Gaziantep il örgütü genel merkezin ortak açıklamasını paylaştı.

HDP, açıklamasında parti olarak Kobani ve Rojava'yı savunmaktan ve sahiplenmekten vazgeçmeyeceklerini vurgularken, "Bugüne kadar Rojava’dan Türkiye’ye yönelik tek bir saldırı dahi olmamıştır" diye ifade edildi.

 

 

HDP'DEN YAPILAN AÇIKLAMA

HDP'den yapılan "İktidarın savaş tuzağına düşen ve destek veren herkes Türkiye’nin sürüklenmek istediği yıkımın da parçası olacaktır." başlıklı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

 

"Merkez Yürütme Kurulumuz, Kobanî başta olmak üzere Kuzey ve Doğu Suriye kentleri ile Federe Kürdistan Bölgesine yönelik hava saldırılarını değerlendirmek üzere Eş Genel Başkanlarımız başkanlığında olağanüstü toplantısını gerçekleştirmiştir.

 

Toplantıda, devreye sokulmak istenen yeni saldırı konsepti ile Taksim başta olmak üzere bunun için tezgahlanan gelişmeler ele alınmıştır. AK Parti-MHP blokunun Türkiye halklarına dayattığı otoriter rejimi sürdürmek, kendi iktidarının ömrünü uzatmak ve bekasını korumak için yürüttüğü savaş politikalarının topluma kaybettirdiği, halkı yoksulluğa mahkum ettiği ve geleceksizliğe sürüklediği tespiti yapılan toplantıda; bu politikaların aynı zamanda bölge halklarının yaşamını hiçe saydığı, Kürt halkı başta olmak üzere bölge halklarına düşmanlık barındırdığı tespiti yapılmıştır. Yürütülen tartışmalar sonucunda MYK’mızda şu sonuçlar ve değerlendirmelere varılmıştır:

 

"Karkamış'ta yaşananlar, savaş politikalarının kendisiyle beraber getireceği kabul edilemez acıların somut bir göstergesidir"

Öncelikli olarak Antep’in Karkamış ilçesi başta olmak üzere yaşamını yitiren yurttaşlarımızın ailelerine taziye dileklerimizi iletiyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Karkamış’ta yaşananlar, savaş politikalarının kendisiyle beraber getireceği kabul edilemez acıların somut bir göstergesidir. Bizim barış politikamız tek bir insanımızın burnunun kanamaması içindir, iktidarın toplumu acılara sürükleyen siyasetini durdurmaya yöneliktir.

 

Taksim’deki katliamın karanlık ve şaibeli yanları aydınlatılmamıştır, onlarca soru işareti ve çelişki varlığını sürdürmektedir. Buna rağmen iktidarın katliamdan Kuzey Suriye Özerk bölgesini sorumlu tutması ve ilk elden Kobanî’yi işaret etmesi, önceden hazırlığı yapılan dünkü saldırılara ve savaş politikalarına zemin yapılmak istenmiştir.

 

Yıllardır Kürt düşmanlığı, toplumsal kutuplaştırma ve savaş politikalarıyla varlığını sürdürmeye çalışan AK Parti-MHP iktidarı, seçimlere yaklaşırken iktidarını korumanın tek aracı olarak savaş siyasetini görmektedir. Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik hava saldırıları ve işgal tehditleri AK Parti-MHP iktidarının seçim kampanyasıdır. İktidarın amacı siyaseti savaş politikaları üzerinden tekrardan dizayn etmektir.

 

Kuzey-Doğu Suriye halklarına yönelik operasyon ve saldırı dalgası aynı zamanda muhalefete ve Türkiye halklarının geleceğine yönelik de bir tuzaktır. Alternatif güç olma iddiası taşıyan ve Türkiye’nin geleceğini düşünen tüm muhalefet odaklarının bu tuzağa düşmemesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. İktidarın bu politikalarına alet olan kesimlerin tarih karşısında ve Türkiye toplumu nezdinde de sorumlu olacağını hatırlatmak istiyoruz.

 

"ROJOVA'DAN TÜRKİYE'YE YÖNELİK TEK BİR SALDIRI DAHİL OLMAMIŞTIR"

Kürtlerin ve Rojava’da yaşayan diğer halkların birlikte kurduğu demokratik kadın özgürlükçü sistem, Orta Doğu’nun demokratik geleceğinin teminatıdır, özgürlüğün sembolüdür. Rojava’yı ve IŞİD vahşetine karşı insanlığın sembolü olan Kobanî’yi savunmak evrensel insanlık değerlerini savunmaktır. HDP olarak Kobanî’yi ve Rojava’yı savunmaktan ve sahiplenmekten bir an bile vazgeçmeyeceğiz.

 

AK Parti-MHP iktidarının iddia ettiği gibi Kuzey-Doğu Suriye’deki yaşam ve yönetim modeli Türkiye için bir tehdit değildir. Bugüne kadar iktidarın her türlü savaş politikasına ve yüzlerce sivilin hayatına mal olan saldırı ve işgal girişimlerine rağmen Rojava’dan Türkiye’ye yönelik tek bir saldırı dahi olmamıştır. Ancak iki gün önce TSK tarafından gerçekleştirilen hava saldırısında, basına yansıdığı gibi su depoları, elektrik üretim tesisleri, hastane ve tahıl ambarları gibi halkın yaşam alanları büyük hasar görmüştür.

 

"SORUNLARIN BARIŞÇIL YOLLARLA ÇÖZÜMLENMESİ İSTİYORUZ"

Türkiye’deki tüm vicdan sahibi insanları ve güçleri, iktidarın savaş tuzağına karşı durmaya, sorunların savaş ve saldırıyla değil diyalog ve barışçıl yollarla çözülmesini sağlamak için mücadele etmeye çağırıyoruz.

 

HDP olarak bütün bu oyunların boşa çıkarılması, Türkiye’nin bu savaş ve çatışma cenderesinden çıkması ve demokratik bir geleceğin inşa edilmesi için üzerimize düşen her türlü sorumluluğu yerine getirmeye hazırız. Bunu yaparken haklının yanında durmaktan, demokratik olanı savunmaktan ve inandığımız değerler uğruna mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz."  www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri