Kilis 7 Aralık Üniversitesinde “Özgür Düşünce Geleneği” başlıklı söyleşi gerçekleştirildi

Kilis 7 Aralık Üniversitesinde “Özgür Düşünce Geleneği” başlıklı söyleşi gerçekleştirildi

7 Aralık Üniversitesinde 2021-2022 güz yarıyılı felsefe etkinliklerinin dördüncüsü, Fen-Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Necati Demir tarafından İnciraltı Kıraathane'sinde, "Özgür Düşünce Geleneği" başlıklı söyleşisi ile gerçekleştirildi. Demir, ilk olarak başlıkta yer alan özgürlük ve geleneğin paradoksal olarak görülebileceğini belirterek, "Çoğunlukla özgürlükle gelenek kavramları birbiriyle uzlaşmazmış gibi algılandığından söyleşinin başlığının paradoksal bir içerik taşıdığı söylenebilir. Algının olguyu alt etmesi sonucu böyle birbirlerinin tamlayanları olan ikili kültür kavramlarının dikkatsizce yapılan yorumlarla, kaynaşma değil çatışmayla sonuçlanır. Oysaki bir ülkede düşünce özgürlüğü düşüncenin gelişmesinin dinamosu, gelenek de bir toplumun savrulmayıp kendi kalmasının, olmazsa olmazıdır. Özgürlükle gelenek birbirinin yok edicisi değil, birbirinin tamlayanları, deyim yerindeyse bir paranın iki yüzü gibidir" dedi.

 

Demir, ardından özgür düşünce için ve böyle bir ortamda fikirsel mücadelenin ne şekilde olması gerektiği konusunda ise, "Özgür düşünce ikliminde mücadele tarzı; düşünceye, düşünceyle karşılık vermektir. Kaba güç kullanıldığı anda haksız, temelsiz ve gerçeklere dayanmayan anlayışlar bile mazlum pozisyona düştüğü için itibar görür, halk içinde taban bulur. Yasaklarla da bunlar yeraltında hücreleşmeye başlarsa alt edilebilecek düşünce ve gruplara meşruiyet kazandırılmış olunur. Bu nedenle düşüncenin kaba güçle değil, düşünceyle iptal edilme yolu izlenmelidir. Yalnız, her tür düşünceye özgürlük sağlanması, her tür eylemin de özgürlüğü hak ettiği anlamına gelmez. Kamuya zararlı görülen düşüncelerin entelektüel ortamda iptali mümkünken, eylemlerin hem fikren iptali, hem de yapacağı tahribatın telafisi, mümkün olmadığından salt özgürlüğü hak ettiği söylenemez” şeklinde konuştu.

 

Demir, düşünce özgürlüğü konsunda ise "Özgür felsefi gelenek, bazıları için bir ideal, kimileri içinse idealin vazgeçilmez temel öğesi, insan olmanın, insan olduğunun farkına varmanın temel şartıdır. Teröre yol açıyor diye düşünceyi yasaklamak, kaza oluyor diye trafiği men etmeye benzer. Voltaire’in de dediği gibi, ‘Düşüncelerinizin tam karşısındayım, ancak düşüncelerinizi açıklamanızda arkanızdayım’, yaklaşımı farklı ve aykırı düşünce sahiplerinin yeraltına inmemeleri, hücre faaliyetleriyle teröre bulaşmamaları için her uygar yurttaş tarafından özümsenmelidir ki “özgür felsefi gelenek” işlevsel hale gelebilsin" diye konuştu. Söyleşi soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Asayiş Haberleri